Aşılama istenilen seviyede değil! İşte nedeni
Aşılama istediğimiz düzeyde değil! İşte nedeni, Memur sitemizde sizleri bilgi sahibi olmanızı adına Aşılama istediğimiz düzeyde değil! İşte nedeni başlığı atarak konu ile ilgili bilgileri siz değerli okurlarımıza aktarıyoruz. Aşılama istediğimiz düzeyde değil! İşte nedeni isimli yazımızın ayrıntı kısmı.. Aşılama istediğimiz düzeyde değil! İşte nedeni Sağlık Bakanlığı Toplum Bilim Kurulu...
Aşılama istediğimiz düzeyde değil! İşte nedeni, Memur sitemizde sizleri bilgi sahibi olmanızı adına Aşılama istediğimiz düzeyde değil! İşte nedeni başlığı atarak konu ile ilgili bilgileri siz değerli okurlarımıza aktarıyoruz. Aşılama istediğimiz düzeyde değil! İşte nedeni isimli yazımızın ayrıntı kısmı..
Aşılama istediğimiz düzeyde değil! İşte nedeni
Sağlık Bakanlığı Toplum Bilim Kurulu üyesi, İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi
Prof. Dr. Veysel Bozkurt’un “aşıya yönelik tutumları ve etki eden etkenleri
tespite yönelik araştırmasından çarpıcı sonuçlar çıktı. Türkiye’de hastalığa karşı
kitlesel aşılamada istediğimiz düzeyye ulaşılamamasının nedenlerine ilişkin mühim
ipuçları veren araştırmaya göre, toplumda en fazla kadınlar aşı hususunda tereddüt
yaşıyor.
Milliyet’ten
Aykut Yılmaz’ın haberine göre; Prof. Dr. Bozkurt, 9-16 Nisan 2021 içinde
çevrimiçi olarak 4 bin 510 kişiyle “Aşı zıtları, fanatikleri ve müteredditleri:
Aşıya yönelik tutumlar ve etki eden etkenler” başlıklı anket çalışması
yaptı. Yapılan çalışmada 4 bin 79 anket değerlendirmeye alınırken, anketi yanıtlayanların
yüzde 42’sini kadınlar, yüzde 52’sini de erkekler oluşturdu.
Ankete katılanların yüzde 10,7’si “aşı oldum”, yüzde 14,8’i “bulduğum ilk aşıyı
bulunacağım”, yüzde 19,3’ü “aşıya ilişkin tereddütlerim var, beklemekten yanayım”,
yüzde 9,8’i “aşı olmayı düşünmüyorum”, yüzde 41,3’ü “aşı olmak için sıramı bekliyorum”,
yüzde 4,1’i ise “diğer” yanıtını verdi. “Sürü bağışıklığını” savunanların oranı
da yüzde 20 olarak kayıtlara geçti.
Aşıya güven yüzde 38
Çalışmada mevcut aşılara güven düzeyi yüzde 38, aşı üreten firmalara güven
ise yüzde 28 olarak belirlendi. Bilime güvendiğini söyleyen katılımcıların oranı
yüzde 75’te kalırken, yüzde 11’i bilime güvenmediğini, yüzde 33’ü ise “alternatif
tıbba” güvendiğini açıkladı.
Çalışmanın çıktılarına göre, gençler içinde aşı tereddütü ve aşı zıtlığı
daha fazla. Buna rağmen eğitim düzeyinin artması, aşı tereddütü ve aşı zıtlığını
azaltıyor.
Hafif atlatanlar zıt
Çalışmaya göre, Kovid-19’a yakalananların virüsü atlatma şekli de aşıya yönelik
tutumda etkili. En çok aşı fanatikleri hastalığı çok ağır atlatanlar içinden
çıkarken, aşı zıtlığı ise “Çok hafif atlattım” diyenler içinde en yüksek
düzeyde. En çok aşı tereddüdü ise “Ne hafif ne ağır atlattım” diyen grupça
ifade ediliyor.
Yan etki endişesi
Çalışma çıktılarından bazı sayılar şöyle:
Aşı zıtı oranı yüzde 8.
Sürü bağışıklığını savunanların oranı yüzde 20.
Aşı üreten firmalara güven yüzde 28
Mevcut aşılara güven düzeyi yüzde 38.
Alternatif tıbba-tedavilere güven yüzde 33.
Bilime güven yüzde 75.
Doktorlara uzman kişilera güven yüzde 74.
Aşıların yan etkilerinden endişe duyuyorum diyenlerin oranı yüzde 48.
Mevcut aşılara yönelik tereddütüm var diyenlerin oranı yüzde 44.
Bulunan ilk aşının olunmasından yanayım diyenlerin oranı yüzde 38.
Özlü’den öneriler
Bilim Kurulu Üyesi Tevfik Özlü, aşıda yaşanan tereddüde karşı Milliyet’e yaptığı
bilgilendirmede şu değerlendirmeleri ve önerileri kelimelerine ekledi: “Aşıların işe yaradığını,
yalnızca klinik araştırmalar değil; İngiltere ve İsrail’deki bi hayli hızlı yaygın aşılamanın
salgının hızını kesmesi de gösteriyor. Ramazan ve orucun aşılanmayı olumsuz
etkilememesi için iftar sahur arası aşılama konusunun medyada açıklamalması çok
yararlı olur. Ülkemizde yapılan hemen hemen 20 milyon doz aşıya rağmen aşıyla
alakalı oldukça önemli yan etkinin görülmemiş olmasının medyada dile getirilmesi aşıya
güveni artıracaktır.”
