BTC - $108,391.00 -4.49%
ETH - $3,820.36 -5.08%
USDT - $1.00 -0.03%
BNB - $1,099.38 -1.70%
XRP - $2.49 -6.25%
SOL - $187.72 -6.80%
USDC - $1.00 -0.01%
STETH - $3,822.63 -5.04%
DOGE - $0.18 -6.62%
TRX - $0.29 -1.59%
ADA - $0.62 -5.37%
WSTETH - $4,654.99 -5.01%
WBTC - $108,210.00 -4.62%
WBETH - $4,128.42 -5.01%
FIGR_HELOC - $1.00 -3.07%
HYPE - $46.30 -5.51%
LINK - $17.37 -4.74%
BCH - $544.04 -2.34%
WEETH - $4,126.51 -5.12%
XLM - $0.30 -6.34%

Burundan sprey aşı yeni mutantlara karşı hızla değiştirilebilecek

Burundan sprey aşı yeni mutantlara karşı hızla değiştirilebilecek, Memur sitemizde sizleri bilgi sahibi olmanızı adına Burundan sprey aşı yeni mutantlara karşı hızla değiştirilebilecek başlığı atarak konu ile ilgili bilgileri siz değerli okurlarımıza aktarıyoruz. Burundan sprey aşı yeni mutantlara karşı hızla değiştirilebilecek isimli yazımızın ayrıntı kısmı.. Burundan sprey aşı yeni mutantlara...

Memurlarimiz
Memurlarimiz tarafından
1 Nisan 2021 yayınlandı / 01 Nisan 2021 07:08 güncellendi
10 dk 53 sn 10 dk 53 sn okuma süresi
Burundan sprey aşı yeni mutantlara karşı hızla değiştirilebilecek

Burundan sprey aşı yeni mutantlara karşı hızla değiştirilebilecek, Memur sitemizde sizleri bilgi sahibi olmanızı adına Burundan sprey aşı yeni mutantlara karşı hızla değiştirilebilecek başlığı atarak konu ile ilgili bilgileri siz değerli okurlarımıza aktarıyoruz. Burundan sprey aşı yeni mutantlara karşı hızla değiştirilebilecek isimli yazımızın ayrıntı kısmı..

Burundan sprey aşı yeni mutantlara karşı hızla değiştirilebilecek

Geçen hafta Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Faz 1 çalışmasına başlanacağını
açıkladığı ve dün de Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın “Yıl içinde
kullanıma sunulması amaçlanıyor” diyerek müjdesini verdiği yerli “intranazal”,
yani burundan sprey şeklinde tasarlanan Kovid aşısının tüm ayrıntı kısmını aşıyı
geliştiren ekip ilk kez açıklanmıştı.

Aşıyı geliştiren Nanografi AŞ.’den yapılan bilgilendirmede, başarılı olması halinde
aşının yılda 250 milyon doz üretilebileceği ve bunun yanı sıra mutant virüslere
karşı da hızla modifiye edilebileceği vurgulandı. Nanografi’nin geliştirdiği
aşının Wuhan suşuna ek olarak İngiliz varyantında da etkili olduğu Halk Sağlığı
genel müdürlüğünde tespit edildi. 10 yıl önce, başka bir proje için geliştirilen
yapay akciğer modeli ve azot tankında dondurularak bekletilen akciğere özel
bağışıklık hücrelerinin “uyandırılarak” Kovid aşısı araştırmasında kullanılmasıyla
geliştirilen aşının ilk insan denemeleri Ankara Şehir Hastanesi’nde yapılacak.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Faz 1 insan testlerinin Ankara Şehir Hastanesi’nde
başlatılacağını açıkladığu ve “Sonuçlar başarılı olursa dünya çapında ilk olacak” dediği
burundan sprey şeklinde uygulanacak yerli aşının ilk numune üretimleri, mart
ayında başladı. Sanayi Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve TÜSEB desteği ile geçtiğimiz
yıl Mart ayından bu yana devam eden aşı çalışmasında, hayvan deneyleri başarıyla
neticelendi ve aşının önümüzdeki günlerde ilk kez gönüllüler üzerinde denenmeye
başlanacağı vurgulandı.

Aşıyı geliştiren biyoteknoloji ve nanoteknoloji şifrketi Nanografi AŞ’den yapılan
yazılı bilgilendirmede, çalışmalardan istenen başarı elde edilmektedirse mevcut kapasiteyle
yılda 250 milyon doz aşı üretilebileceğine işaret edilirken, burundan uygulanacak
aşının bilinen inaktif ve mRNA modeli aşılardan farklı olarak, protein temelli
bir aşı olarak tasarlandığı altı çizildi.

Açıklamada, “Virüsün insanları enfekte eden nazal yolda virüs ile mücadele
edildiği için, aşının daha etkin ve bi hayli hızlı bir immünite (bağışıklık) oluşturması
bekleniyor. Hayvan deneyleri ‘İyi Laboratuvar Uygulamaları’ akreditasyonununa
sahip GLP laboratuvarında başarıyla tamamlandı. Aşının ruhsatlandırma çalışmasının
ise Ağustos ayına kadar tamamlanması bekleniyor” denildi.

KAMU, ÖZEL SEKTÖR VE ÜNİVERSİTE İŞBİRLİĞİNDEN DOĞAN BAŞARI HİKAYESİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sağlık Bakanı Koca ile Sanayi ve Teknoloji
Bakanı Varank’ın çok yakında zamandan takip ettiği aşıyı geliştiren ODTÜ, Hacettepe,
Ankara ve Gazi Üniversitesi’nden bilim insanları, başarılı olursa dünya çapında ilk
olacak “sprey Kovid aşısıyla” alakalı tüm ayrıntı kısmı temmuz ayında ilk kez anlatmıştı.

Sanayi Bakanlığının, Kovid 19 salgınının Çin’de ortaya çıkmasının ardından
Türkiye’de aşı geliştirmek için özel sektör ve üniversitelere çağrı yapması
ve Sağlık Bakanlığı’nın da desteğiyle, Kovid aşısı geliştirmek üzere bir bilim
ordusu kuran Nanografi A.Ş.’nin aşı ekibi, 10 yıl önce, başka bir proje için
geliştirilen yapay akciğer modeli ile azot tankında dondurularak bekletilen
akciğere özel bağışıklık hücrelerini “uyandırarak”, bu aşıda hızla yol kat etmeyi
başardı. İnsan çalışmalarından da istenen başarı sağlanırsa bunun yanı sıra dünya çapında
ilk kez, bir aşı ek içeriği (adjuvan) aracılığıyla “belirli bir zamanliğine de olsa”
tedaviyi destekleyici özellikte olacak. Kamu ve özel sektör, üniversite işbirliği
ile Türkiye’nin en iyi üniversitelerinden kimya, genetik, biyokimya ve tıp alanlarında
her biri mühim çalışmalara imza atmış akademisyenlerden bir araya gelen 40 kişilik ekip,
Kovid’e çare olacak aşıyı geliştirmek için gece gündüz çalıştı, hayvan ve bağışıklık
hücresi deneylerini bitirdi ve ilk insan denemeleri için gün sayıyor.”

“10 YILDIR UYUYAN YAPAY AKCİĞER HÜCRELERİNİ UYANDIRDIK”

Yerli Kovid aşısı ekibinde akciğere özgü insan bağışıklık hücreleri deneylerini
yürüten Ankara Üniversitesi Tıp Fakütesi İç Hastalıkları Bölümü Fizyopatoloji
Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nuray Yazıhan, 9 ay önce verdikleri röportajda,
çalışmanın temellerinin ODTÜ Kimya Bölümü laboratuvarlarında atıldığını anlatarak,
şunları söylemişti:

“Yaklaşık 10 yıl önce Almanya ile ortak yürüttüğümüz bir projemiz vardı. Bu
proje kapsamı içinde akciğer hücrelerinin hipoksik yani oksijensiz kalırsa, enfeksiyon
geçirirse veya astım gibi alerjik reaksiyonlarla karşılaşırsa nasıl tepki vereceğini
çözebilmek için yapay bir akciğer modeli çalışmıştık. Alveol dediğimiz akciğerlerin
nefes aldığı bölümleri, laboratuvar ortamında yapay olarak geliştirmiştik. Kovid
aşısı için yola koyulduğımızda, o modeller elimizde hazırdı.”

Aynı çalışmada akciğere özel makrofaj adı verilen vücuttaki yabancı maddelerin yok
edilmesini sağlayan bağışıklık hücreleriyle de çalıştıktan sonra bunları da
azot tankında dondurarak sakladıklarını anlatan Prof. Dr. Yazıhan, “Yaklaşık
10 senedir uyuyan bu hücrelerimizi yeniden uyandırdık ve geliştirdiğimiz aşının
akciğerdeki etkilerini hem yapay alveol modelimiz, hem de bu hücreler üzerinden
anlamaya çalıştık. Bu da çalışmada bi hayli hızlı yol almamızı sağladı. Hayvan çalışmaları
ile birlikte hücre çalışmaları da sürekli olarak olarak optimize edildi” demişti.

“VİRÜSLE, İLK BULAŞTIĞI YERDEN SAVAŞMAYA BAŞLAYACAĞIZ”

Geliştirilen aşının dünya çapındaki örneklerden farklı olarak enjeksiyonla değil
nazal yolla, yani burundan verilecek biçimde dizayn edildiğini vurgulayan Prof.
Dr. Yazıhan, “Nazal aşılar genelde çok tercih edilmiyor. Ama bu virüsü düşündüğünüzde,
enfeksiyonun ilk bulaşma yolu nazal sistem. Burada da mukoza dediğimiz bir yapı
var. Aslını söylemek gerekirse bağışıklığımız için de çok kritik mukoza yapısı. Hem bir bariyer
görevi görüyor hem de hastalık için ortam oluşturuyor. Bizim yaptığımız çalışmayı
dünya çapındaki benzerlerinden ayıran ve kritik olan kısmı, aşı formülasyonunu hangi
maddeler içinde verdiğimiz ve nasıl uyguladığımızla alakalı. Çünkü aşıda en mühim
nokta, doğru ve kuvvetli bir bağışıklık yanıt oluşturmanız ve aşı uyguladığınız
insana bir zarar vermemeniz. Tüm bunların ince ayarlarını biz buradaki çalışmamızda
yaptık. Bağışıklığı uyaran aşı formülasyonlarının yanına ek maddeler olarak
konulan adjuvanların da vücutta aşırı yanıt oluşturmadan, bağışıklığı doğru
yönlendirebilmesini sağladık. Bu açıdan incelediğimizde, insan denemelerinde de
olumlu yanıtlar alabileceğimizi ve diğer aşılara nazaran bizim aşımızın potansiyelinin
daha yüksek olabileceğini düşünüyorum” şeklinde konuşmuştu.

KAPAT [X]

“SONUÇLARIMIZ DÜNYADAKİ ÇALIŞMALARLA YARIŞACAK DÜZEYDE”

Nazal aşının geliştirmesi zor bir aşı olsa da uygulamasının kolaylığı ile avantaj
sağlayacağına da işaret eden Prof. Dr. Yazıhan, kelimelerini şöyle sürdürmüştü:

“Farklı uygulama metotları de denedik. Ama bu yöntemde etkinliğini daha yüksek
olarak bulduk. Ayrıca aşımızın etkinliğini hem doğal katil hücrelerinde, hem
T hücrelerinde, hem de makrofajda denedik. Aslını söylemek gerekirse aşılardan tedavi edici bir
etki beklemeyiz normal şartlarda. Ama nazal aşıdan bahsediyorsanız goğrudan
virüsün etki ettiği organı da hedeflediğiniz için o kısmı uygun hale getirmeniz
gerekiyor. Yani orada bir kalıcı immünite (bağışıklık) olmasa bile, o kısmı
terbiye etmek, yönlendirmek diyelim, eğer virüsle karşılaşırsa çok uzun süreli
olmasa da bağışıklık terapilerine ek olarak kullanma olanağı da olabilecek. Dünyadaki
çalışmalara incelediğimizde, denek hayvanları ve hücre kültürü sonuçlarımızın onlarla
yarışabilecek düzeyde olduğunu ve en az onlar kadar etkili bir aşı geliştirdiğimizi
göze çarpıyor.”

“ÜRETİM AŞAMASINDA HİÇBİR İTHAL BAĞIMLILIĞIMIZ OLMAYACAK”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın salgınla karşılaşmada bilimsel incelemelerin
desteklenmesi için özel sektöre de çağrı yapması sonucu harekete geçen Ahlatcı
Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ahlatçı’nın sınırsız desteği ile aşı incelemelerinda
bulunan Nanografi A.Ş. Genel Müdürü ve Cumhurbaşkanlığı Bilim, Teknoloji ve
Yenilik Politikaları Kurul Üyesi Dr. Osman Coşkun ise şu açıklamayı yapmıştı:

“Kovid aşısı olarak şu anda tüm küresel ilaç şirketlerinin geldiği noktaya ulaştık
diyebiliriz. Tamamen yerli ve milli olarak yürütülen bu çalışmada üretim aşamasında
da hiçbir ithal bağımlılığımız olmayacak. Patentleri ile çalışmada kullanılan
malzemeler ve proteinler ile tamamen bize ait olan bir aşı üreteceğiz. Nanoteknoloji
ve biyoteknoloji ilgi alanımız. (2020) Şubat ayında dünya çapında Kovid pandemi süreci
başlayınca bizim bu hususta çalışma yapmamız için Sanayi ve Teknoloji Bakanımızın
teşviki ve Sağlık Bakanımızın da desteğiyle girişimlerimize başlatmıştık. Bu
yaptığımız çalışma, üniversite, özel sektör ve kamu işbirliğinin çok güzel bir
örneği oldu. ODTÜ Teknokent’te bizim merkezimiz yer alıyor. ODTÜ akademisyenleri
ile çalışma yaptık, genetik hususunda özellikle. Sonra da Ankara Üniversitesi’nden
yine kıymetli hocalarımıza çalıştık ve Gazi Üniversitesi bunlar içinde yer
aldı. Özel sektör olarak ise Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın Ahmet Ahlatcı’nın
bize sınırsız desteği oldu. İhtiyacımız olan tüm ürünleri, dünyanın neresinde
olursa olsun en bi hayli hızlı biçimde elde etme olanağı sağladı. Kamu olarak da özellikle
TÜSEB ve TİTCK (Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu) Başkanlıkları bize çok güzel
yol gösterdiler. Kısa zamanda bu noktaya gelmemizde vesile oldular.”

AŞININ İLK FORMÜLÜ ODTÜ LABORATUVARLARINDA YAZILDI

ODTÜ Kimya Bölümü’nden Doç. Dr. Görkem Günbaş, aslında başka bir araştırma
için aldıkları fonla kurdukları laboratuvarda, Kovid aşısı çalışmalarına katkıda
bulunmak için ekibiyle birlikte yola koyulduklarını anlatarak kelimelerini şöyle sürdürmüştü:

“Biz burada daha çok aşının fikir bazında öncül çalışmalarını yaptık. Temel mantığımız,
virüsün kendisi olmadan üzerinde olan bir yapıyı, enjeksiyonla değil nazal yolla
vererek vücudu Kovid spesifik bir antikor üretmeye ikna edebilir miyiz, şeklinde
oldu. Bu ana fikirle geliştirdiğimiz ana formülasyonun çıkış noktası bu laboratuvar
oldu.”
ODTÜ Teknokent Nanografi Biyoteknoloji Birim Direktörü ve Moleküler Biyoloji Uzmanı
Dr. Ahmet Çağlar Özketen ise nazal aşının ayrıntı kısmını şu biçimde açıklamıştı:

“Dünya Sağlık Örgütü’nün listesinde Kovid aşıları için 4 senaryo vardı. Birincisi
zayıflatılmış virüs aşıları, ikincisi mRNA bazlı aşılar, üçüncüsü ‘virus like
particle’ dediğimiz virüs benzeri parçacıklar içeren aşılar ve dördüncüsü de
‘subunit vaxcine’ dediğimiz virüs elementlerinin, yani virüsün belli protein,
DNA veya RNA parçalarının bağışıklık yanıt oluşturması için yapılan formülasyonlar
var. Bizimkisi bu sonuncu gruba giriyor. Buradaki ana hikaye, adjuvan formülasyonunuz
yani aşıya eklediğiniz katkı maddeleri oluyor. Bir de biz nazal uygulamayı seçtiğimiz
için, hem bağışıklığı artırıcı hem de istenmeyen yan etkileri ortadan kaldıran
bir formül denedik.”

 

 

Bu yazıya tepkin ne?

Yorum Ekle

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Salvatore Adamo Kimdir, Nerelidir, Nerede Doğdu? Kaç Yaşında, Nerede ve Nasıl Öldü?
03 Mayıs 2021

Salvatore Adamo Kimdir, Nerelidir, Nerede Doğdu? Kaç Yaşında, Nerede ve Nasıl Öldü?

Burundan sprey aşı yeni mutantlara karşı hızla değiştirilebilecek

Bu Yazıyı Paylaş

Bize Ulaşın Bildirimler Giriş Yap
0