İslam davası uğruna tüm zenginliğinden vazgeçen sahabe Mus’ab bin Umeyr’a twitter aracılığıyla hakaret eden CHP Genel Merkezi danışmanlarından Mücahit Avcı’nın bu kelimelerinin ardından biz de vatandaşların çokça baktığı Mus’ab bin Umeyr yaşamı ile ilgiliki bilgileri haberimizin detay kısmında yer verdik.
MUS’AB BİN UMEYR KİMDİR? MUS’AB BİN UMEYR HAYATI KISACA
Kureyş’in ana kollarından, Câhiliye devrinde sidâne ve hicâbe görevleriyle kabilenin sfakattarlığını yürüten Benî Abdüddâr’a mensup zengin bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gözlerini açtı. İlk müminlerden biriydi; fakat Resûl-i Ekrem’in peygamberliğine şiddetle karşı çıkan ailesinin buna izin vermeyeceğini bildiğinden onun yanına bir süre gizlice gidip geldi ve namazlarını da gizli kıldı.
Durumu öğrenilince yaşamında zor bir dönem başladı. Babası ve annesi onu Müslüman olduğu için hapsettiler ve yolundan dönmesi için çeşitli baskılar yaptılar, fakat dininden vazgeçiremediler. Mus’ab, peygamberliğin beşinci senesinde ilk kafile ile Habeşistan’a hicret etti.
Bir süre sonra Mekke ileri gelenlerinden bazılarının İslâm’a girdiği yolunda yanlış bir haber duyulunca otuz sekiz kişiyle birlikte geri döndü ve Birinci Akabe Biatı’na kadar (621) Mekke’de kaldı.
Mücahit Avcı kimdir? Kaç yaşında? Nereli?
MEDİNE’DE ES’AD B. ZÜRÂRE İLE BİRLİKTE CUMA VE VAKİT NAMAZLARINI KILDIRDI
Bu tarihte Resûl-i Ekrem, Medineliler’in isteğiyle onu İslâm tarihinin ilk muallimi olarak görevlendirdi; bundan dolayı Medine’ye ilk hicret eden sahâbî olarak da kabul edilir. Es’ad b. Zürâre’nin evinde kalan ve onun desteğiyle verimli bir çalışma yürüten Mus’ab, Hz. Peygamber’in tebliğ tarzını çok iyi kavraması, Kur’ân-ı Kerîm’den o zamana kadar inmiş âyetleri ezbere bilmesi ve etkili konuşmasıyla Üseyd b. Hudayr ve Sa’d b. Muâz gibi tanınmış şahsiyetlerin ihtida etmesini sağladı; Medine’de Es’ad b. Zürâre ile birlikte cuma ve vakit namazlarını kıldırdı.
622 senesinin hac aylarında ikisi kadın yetmiş beş kişiyle Mekke’ye geldi ve Resûlullah’a bir yıl içinde yaptığı tebliğ faaliyetini anlatarak onun takdirini kazandı. Medine’ye hicretin başlangıcı olan İkinci Akabe Biatı’nın hazırlanması ve gerçekleştirilmesinde mühim görev yapan Mus’ab üç ay daha Mekke’de kalıp geri döndü.
Hicretten sonra Resûl-i Ekrem onu muhacirlerden Sa’d b. Ebû Vakkās, ensardan Ebû Eyyûb el-Ensârî ile kardeş yaptı ve kabilesinin geleneğine uyarak Bedir’de muhacirlerin, Uhud’da bütün müslümanların sancağını onun taşımasına izin verdi.
NASIL ŞEHİT OLDU?
Uhud Gazvesi’nde Hz. Peygamber’in yanından hiç ayrılmayıp sfakattarlık görevini yerine getiren Mus’ab, Resûl-i Ekrem’i yaralayan İbn Kamîe’nin kılıç darbeleriyle her iki eli de kesilince sancağı kollarıyla göğsüne bastırarak dik tutmaya çalışırken yine onun mızrağıyla şehit oldu.
NE OLMUŞTU?
Mücahit Avcı; sosyal paylaşım platformu Twitter’daki resmi hesabından yaptığı paylaşımda; “Mus’ab bin Umery bu sürede yaşasa şüphesiz AK Parti Gençlik Kolları veya ihale takipçisi olurdu” iddiasında bulundu.

BİRİNCİ: “MUS’AB BİN UMEYR’İN SAHABE. ŞAHSIN YAPTIĞI DİNİ DEĞERLERE HAKARET SUÇU
Avukat Mücahit Birinci; Mücahit Avcı’nın “Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik yahut Aşağılama” suçunu işlediğini açıkladı.
Birinci; “Mus’ab bin Umeyr’in sahabedir. Bu millet sahabeye sahip çıkar. Eyüp Sultan Hazretleri’nin kabrinden bu değer anlaşılır. Dolayısıyla kişiyin yaptığı dini değerlere hakaret suçudur, kanaatime göre, TCK 216 madde kapsamı içinde değerlendirilmesi gerekir” dedi.
