Memur-Sen: Gerekli tedbirler alınıp yüz yüze eğitime devam edilmeli
Memur-Sen: Gerekli önlemler alınıp yüz yüze eğitime devam edilmeli, Memur sitemizde sizleri bilgi sahibi olmanızı adına Memur-Sen: Gerekli önlemler alınıp yüz yüze eğitime devam edilmeli başlığı atarak konu ile ilgili bilgileri siz değerli okurlarımıza aktarıyoruz. Memur-Sen: Gerekli önlemler alınıp yüz yüze eğitime devam edilmeli isimli yazımızın ayrıntı kısmı.. Memur-Sen: Gerekli...
Memur-Sen: Gerekli önlemler alınıp yüz yüze eğitime devam edilmeli, Memur sitemizde sizleri bilgi sahibi olmanızı adına Memur-Sen: Gerekli önlemler alınıp yüz yüze eğitime devam edilmeli başlığı atarak konu ile ilgili bilgileri siz değerli okurlarımıza aktarıyoruz. Memur-Sen: Gerekli önlemler alınıp yüz yüze eğitime devam edilmeli isimli yazımızın ayrıntı kısmı..
Memur-Sen: Gerekli önlemler alınıp yüz yüze eğitime devam edilmeli
Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Başkanı Ali Yalçın, Eğitim-Bir-Sen’in, korona virüs salgını sürecinde yaşanan öğrenme kayıplarına dikkati çekmek maksadıyla hazırladığı, “Pandemi Döneminde Öğrenme Kaybı: Tespit ve Öneriler” başlıklı raporu kamuoyuyla paylaşımı yaptı.
Konfederasyon genel merkezinde tertip edilen toplantıda, araştırmanın yöntemine ve içeriğine ilişkin bilgi veren Yalçın, araştırmanın, uzaktan eğitim sürecinde öğrencilerin öğrenme kayıplarının telafi edilmesine, öğrenciler arası eşitsizliklerin en aza indirilmesine yönelik etkin politikalara klavuzluk etmesine yönelik bir gayret olduğunu açıkladı.
Yalçın, Türkiye’de uzaktan eğitim sürecinde teknolojik olanakların yetersizliğinin ortaya koyduğı fırsat eşitsizliğinin ciddiyetle ele alınması gerektiğini vurguladı.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) verilerine göre öğrencilerin üçte ikisinin canlı dersleri takip edemediği, dersleri takip edenlerin üçte ikisinin ise cep telefonuyla dersleri takip edebildiğini ifade eden Yalçın, “Dersleri yeterince takip edemeyen çocukların okulla bağları azalmakta ve oldukça önemli öğrenme kaybı buluşmaktedir. Öğrencilerin öğrenme kayıplarının düzeyinin tespit edilmesi ve öğrenme kaybını telafi etmek için gerekli çalışmaların yapılması son derece mühim.” dedi.
ABD ve bazı Avrupa ülkelerinde bu telafiye yönelik yapılan çalışmalara değinen Yalçın, “Türkiye’de ise salgının başladığı zamandan şimdiye kadar okulları açık tutmayı bir politik öncelik olarak tanımlamadığımız görülüyor. Türkiye salgın sürecinde okulları en uzun süre kapalı tutan ülkeler içinde. OECD ve Avrupa ülkeleri içinde başlarda olan ülkelerden birisi.” diye konuştu.
– Eğitimde yaşanan sorunlar
Bu zamanda eğitim hususunda sağlanan desteklerin yetersiz olduğunu söyleyen Yalçın, raporda bulunan bazı verileri aktardı.
Yalçın, rapora göre, okulların kapalı olduğu zamanda öğretmenlerin yüzde 52’sinin her gün, yüzde 31’nin haftada birkaç gün, yüzde 5’nini haftada bir gün ve yüzde 3’nün birkaç haftada bir gün ders yaptığını, yüzde 9’unun ise canlı ders yapamadığını dile getirdi.
Uzaktan eğitimde öğrencilerin yüzde 74’nün teknolojiye ulaşım kuvvetliğü yaşadığına dikkati çeken Yalçın, raporda bulunan diğer verileri şöyle anlattı:
“Öğrencilerin, yüzde 47’si evden çalışmanın getirdiği stres ve iş yükünü, yüzde 46’sı evde kaliteli internet hizmeti eksikliğini, yüzde 41’i teknik cihaz eksikliğini, yüzde 40’ı canlı ders platformu altyapısının yetersizliğini, yüzde 39’u öğrencinin dijital okuryazarlığının yetersizliğini, yüzde 38’i müfredatı uzaktan eğitime adapte etmeyi, yüzde 34’ü dönüt vermeyi, yüzde 29’u uzaktan öğrenme için öğretim materyali hazırlamayı, yüzde 20’si uzaktan eğitim ile alakalı yeterli bilgi ve deneyime sahip olmamayı ifade etmiştir. Öğretmenlerin hemen hemen dörtte biri, yüzde 90’dan daha fazla miktarda öğrencinin derslere katıldığını, her üç öğretmenden biri, yüzde 50 ve üzeri öğrencisinin herhangi bir uzaktan öğretim etkinliğine katılmadığını kaydetmiştir.”
Öğrencilerin yüzde 70’inden fazlasının herhangi bir uzaktan öğretim etkinliğine katılmadığını ifade eden öğretmenlerin oranının yüzde 15 olduğunu söyleyen Yalçın, bi hayli büyük miktarda öğrencinin dersleri düzenli takip edemediği için müfredatı öğrenme olanağından yoksun kaldığını dile getirdi. Yalçın, bunun eğitimde eşitsizliklerin salgın sürecinde daha da derinleştiğini açık bir biçimde göz önüne serdiğini kaydetti.
– Öneriler
Raporda poblemlerin çözümüne yönelik bulunan önerilere de değinen Yalçın, şunları kaydetti:
“Eğitimin yüz yüze sürdürülmesi temel politik öncelik olmalı. Çocukların fiziki ve zihinsel olarak daha sağlıklı ve refah içinde büyümelerini sağlamak maksadıyla, akranları ile birlikte okul ve sınıf ortamında olmaları öncelenmelidir. Bunun için gerekli tüm sağlık ve güvenlik önlemleri alınmalı ve en temel politik öncelik olarak okulların yüz yüze eğitime devam etmesi sağlanmalıdır. Eğitim çalışanlarının aşılanmasına hız verilmelidir. Bu gevşek davranılacak, hafife alınacak bir konu asla değildir. Eğitim çalışanları bir bütün olarak görülmelidir. Öğretmenleri ve diğer okul personelini aşılamak okulları güvenli bir biçimde açmak için son derece mühimdir. Eğitim çalışanlarının bir an önce aşılanması, yüz yüze eğitimin yeniden normal hayata dönmesinin bunun yanında, bir senedir okuldan uzak kalan öğrencilerimizin en fazla ihtiyaç duydukları eğitimin sosyalleştirme işlevinin geri dönüşüne en fazla katkıda bulunacak kritik bir karar olacaktır.”
Yalçın, öğrenme kaybıyla mücadele için etkin stratejiler geliştirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Öğrenme kaybını gidermek için adeta milli bir seferberlik başlatılmalıdır. Bir senedir devam eden salgın bundan dolayı öğrencilerin yaşadığı öğrenme kaybı hayatlarını etkileyebilecek düzeyde bir risk barındırmaktadır. Hiçbir çocuğun yedeği yoktur. Bu konu, şu an dünya çapında eğitimde birinci öncelik olarak tartışılmaktadır.” dedi.
