Yeni doğan bebeklere en çok verilen isimler
Yeni doğan bebeklere en fazla verilen isimler, Memur sitemizde sizleri bilgi sahibi olmanızı adına Yeni doğan bebeklere en fazla verilen isimler başlığı atarak konu ile ilgili bilgileri siz değerli okurlarımıza aktarıyoruz. Yeni doğan bebeklere en fazla verilen isimler isimli yazımızın ayrıntı kısmı.. Yeni doğan bebeklere en fazla verilen isimler Türkiye’de...
Yeni doğan bebeklere en fazla verilen isimler, Memur sitemizde sizleri bilgi sahibi olmanızı adına Yeni doğan bebeklere en fazla verilen isimler başlığı atarak konu ile ilgili bilgileri siz değerli okurlarımıza aktarıyoruz. Yeni doğan bebeklere en fazla verilen isimler isimli yazımızın ayrıntı kısmı..
Yeni doğan bebeklere en fazla verilen isimler
Türkiye’de geçen sene en yüksek çocuk nüfus oranına sahip il yüzde 45,3 ile
Şanlıurfa, en düşük orana sahip il ise yüzde 17,3 ile Tunceli olarak belirlendi.
Türkiye İstatistik Kurumu, 2020 yılına ilişkin çocuk istatistiklerini açıkladı.
Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre, geçen sene en yüksek
çocuk nüfus oranına sahip il yüzde 45,3 ile Şanlıurfa olurken, bu şehri yüzde
42,8 ile Şırnak, yüzde 40,9 ile Ağrı izledi. Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu
iller ise yüzde 17,3 ile Tunceli, yüzde 18,1 ile Edirne ve yüzde 18,7 ile Kırklareli
olarak tespit edildi.
Çocuk nüfus yaş grubuna göre incelendiğinde, 2015 senesinde çocuk nüfusun yüzde
27,9’unun 0-4 yaş grubunda, yüzde 27,7’sinin 5-9 yaş grubunda, yüzde 27’sinin
10-14 yaş grubunda ve yüzde 17,4’ünün 15-17 yaş grubunda olduğu görülürken,
2020 senesinde yüzde 26,9’unun 0-4 yaş grubunda, yüzde 28,7’sinin 5-9 yaş grubunda,
yüzde 28,2’sinin 10-14 yaş grubunda ve yüzde 16,2’sinin 15-17 yaş grubunda yer
aldığı kayıtlara geçti.
Yeni doğan bebeklere konulan en popüler erkek isimleri geçen sene Yusuf,
Eymen ve Mustafa, en popüler kız isimleri Zeynep, Asel ve Elif oldu. Ayrıca,
0-17 yaş grubundaki çocuklarda en fazla kullanılan erkek isimleri Yusuf, Mustafa
ve Demir, kız çocuk isimleri ise Zeynep, Elif ve Tülin olarak belirlendi.
Bir ülkede 15-64 yaş grubunda bulunan çalışma çağındaki her 100 birinin bakmakla
yükümlü olduğu 0-14 ile 65 ve üzeri yaş grubundaki kişi sayısı olarak tanımlanan
“yaş bağımlılık oranı”, ADNKS sonuçlarına göre geçen sene yüzde 47,7
oldu.
Yaş grubu 15-64 olan her 100 birinin, bakmakla yükümlü olduğu 0-14 yaş grubundaki
çocuk sayısını ifade eden “çocuk bağımlılık oranı” ise yüzde 33,7
olarak gerçekleşti.
Nüfus projeksiyonlarında çocuk bağımlılık oranının 2030’da yüzde 32,3’e, 2040’ta
29,9’a, 2060’ta yüzde 28’e ve 2080’de yüzde 26,7’ye gerileyeceği öngörüldü.
Doğum istatistiklerine göre, 2019 senesinde canlı doğan bebek sayısı, 1 milyon
183 bin 652 oldu. Doğan bebeklerin 606 bin 861’i erkek, 576 bin 791’i ise kız
oldu. Canlı doğan bebeklerin yüzde 96,9’unu tekil, yüzde 3’ünü ikiz, yüzde 0,1’ini
ise üçüz ve daha fazla çoğul doğumlar oluşturdu.
Sağlık Bakanlığı verilerine göre, hastanede gerçekleşen doğumların oranı, 2010’da
yüzde 91,6 iken 2019’da yüzde 97 oldu. Sezaryen doğumların canlı doğumlar içindeki
oranı 2014’te yüzde 51,1 iken 2019’da yüzde 54,4’e yükseldi.
Hayat Tabloları 2017-2019 sonuçlarına göre, doğuşta beklenen yaşam süresi,
Türkiye geneli için 78,6 yıl, erkekler için 75,9 yıl ve kadınlar için 81,3 yıl
oldu.
Türkiye’de 7 yaşına ulaşan bir çocuğun kalan yaşam zamanının hemen hemen 72,5
yıl, erkek çocuklar için 69,9 yıl ve kız çocuklar için 75,2 yıl olduğu görüldü.
Çalışma çağının başlangıcı olan 15 yaşındaki çocuklar için ise bu süre 64,6
yıl oldu. Erkekler çocuklar için bu süre 62 yıl iken kız çocuklar için 67,3
yıl olarak kayıtlara geçti. Bu yaş için kız ve erkek çocuklar içindeki beklenen
yaşam süresi farkı ise 5,3 yıl olarak belirlendi.
– Ortaokulda net okullaşma oranı yüzde 95,9
Milli Eğitim Bakanlığı örgün eğitim istatistiklerine göre, 5 yaş net okullaşma
oranı, 2015-2016 öğretim senesinde yüzde 67,2 iken 2019-2020 öğretim senesinde yüzde
75,1 olarak gerçekleşti.
Ortaokul düzeysinde net okullaşma oranı 2019-2020 öğretim senesinde yüzde 95,9
oldu. Net okullaşma oranı cinsiyet bazında yüz yüze geldirıldığında, erkek çocuklar
için ortaokul düzeysinde yüzde 95,7, kız çocukları için yüzde 96,1 olduğu görüldü.
Eğitim kademelerine ve cinsiyete göre okul tamamlama oranlarına bakıldığında
senelera göre bir artış gözlendi.
İlkokul tamamlama oranı 2014-2015 eğitim ve öğretim zamanında yüzde 97,7 iken
bu oran 2019-2020 eğitim ve öğretim zamanında yüzde 98,6 oldu.
Ortaöğretim tamamlama oranı ise yüzde 58,8’den yüzde 70,3’e yükseldi. Ortaöğretim
okul tamamlama oranı cinsiyete göre incelendiğinde, 2019-2020 eğitim ve öğretim
zamanında erkek çocuklar için yüzde 67,8, kız çocuklar için yüzde 72,9 olduğu
görüldü.
– Kız çocuklarının evlilik durumları
Evlenme istatistiklerine göre 16-17 yaş grubundaki kız çocuklarının resmi evlenmelerinin,
toplam resmi evlenmeler içindeki oranı 2002’de yüzde 7,3 iken, geçen sene yüzde
2,7’ye düştü.
Bunun yanı sıra, aynı yaş grubunda olan erkek çocuklarının resmi evlenmelerinin
toplam resmi evlenmeler içindeki oranı 2002’de yüzde 0,5 iken, 2020’de yüzde
0,1 oldu.
– Çocuklarda iş gücüne katılma
Hanehalkı İşgücü Araştırması 2020 sonuçlarına göre, 15-17 yaş grubundaki çocukların
işgücüne katılma oranı yüzde 16,2 olarak kayıt edildi.
İş gücüne katılma oranı cinsiyete göre incelendiğinde bu oranın erkek çocuklar
için yüzde 23,4 kız çocuklar için yüzde 8,6 olduğu görüldü.
– Çocuklarda en fazla görülen hastalık üst solunum yolu enfeksiyonu
Türkiye Sağlık Araştırması 2019 yılı sonuçlarına göre, ailelerin beyanları
ışığında 2-14 yaş grubundaki çocukların yüzde 2,2 ile en fazla görmede
zorluk çektikleri görüldü. Aynı yaş grubundaki çocukların yüzde 2’sinin duymada,
yüzde 1,5’inin öğrenmede, yüzde 1,4’ünün yürümede, yüzde 1,1’inin ise konuşmada
zorluk çektikleri belirtildi.
Çocuklarda son 6 ay içinde görülen hastalık türleri incelendiğinde 0-6 yaş
grubunda yüzde 35,9 ile en fazla üst solunum yolu enfeksiyonu görüldü. Bunu yüzde
28,7 ile ishal, yüzde 9,5 ile alt solunum yolu enfeksiyonu, yüzde 6,9 ile kansızlık
izledi.
Yaş grubu 7-14 olan çocuklarda da yüzde 29,4 ile üst solunum yolu enfeksiyonu
ilk sırada yer aldı. Bunu yüzde 18,3 ile ishal, yüzde 14,2 ile ağız ve diş sağlığı
poblemleri, yüzde 10,9 ile göz ile alakalı sorunlar izledi.
– Babası vefat etmiş çocukların sayısı 269 bin 202 oldu
ADNKS sonuçlarına göre 2020 senesinde 22 milyon 750 bin 657 çocuk nüfusun içinde
babası vefat etmiş çocuk rakamının 269 bin 202, annesi vefat etmiş çocuk rakamının
80 bin 798, hem annesi hem babası vefat etmiş çocuk rakamının ise 4 bin 518
olduğu görüldü.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının verilerine göre, geçen sene Türkiye
genelinde kuruluş bakımı altında bulunan çocuk sayısı 13 bin 524 olarak kayıtlara
geçti.
Mevcut koruyucu aile sayısı 6 bin 481, koruyucu aile yanında bakımı sağlanan
çocuk sayısı ise 7 bin 864 olarak gerçekleşti. Evlat edindirilen çocuk sayısı
493 oldu.
Boşanma istatistiklerine göre, geçen sene boşanan çiftlerin sayısı 135 bin 22
olurken, kesinleşen boşanma davaları neticesinde 124 bin 742 çocuk velayete verildi.
Çocukların velayetinin yüzde 75,8’inin anneye, yüzde 24,2’sinin ise babaya verildiği
görüldü.
– Bebek ölüm hızı binde 9,1 oldu
Ölüm ve ölüm nedeni istatistiklerine göre, 2009’da bebek ölüm hızı binde 13,9
iken 2019 senesinde binde 9,1’e geriledi. Bebek ölüm hızı cinsiyete göre incelendiğinde,
2009-2019 senelerı içinde bebek ölüm hızının erkek bebekler için binde 14,6’dan
binde 9,8’e, kız bebekler için binde 13,1’den binde 8,4’e düştüğü görüldü.
Doğumdan sonraki 5 yıl içinde ölme olasılığını ifade eden 5 yaş altı ölüm hızı,
2009 senesinde binde 17,7 iken 2019 senesinde binde 11,2’ye geriledi.
5 yaş altı ölüm hızı cinsiyete göre incelendiğinde, 2009-2019 senelerı içinde
beş yaş altı ölüm hızının erkek çocuklar için binde 18,5’ten binde 12’ye, kız
çocuklar için binde 16,8’den binde 10,3’e düştüğü gözlendi.
– Çocuklar en fazla dışsal yaralanma ve zehirlenmeler sonucu yaşamını yitirdi
2019’da 1-17 yaş grubunda en fazla çocuk ölümleri, dışsal yaralanma ve zehirlenmeler
sebebiyle gerçekleşti. Söz konusu nedenle yaşamını kaybeden, 1-17 yaş grubundaki
çocuk ölüm sayısı 2019 senesinde 1326 oldu.
Sinir sistemi ve duyu organları hastalıkları sebebiyle 877 çocuk, iyi huylu
ve kötü huylu tümörler sebebiyle 684 çocuk, konjenital bozukluk ve kromozomla
alakalı anomaliler sebebiyle 509 çocuk yaşamını yitirdi.
