Burun akıntısı korona belirtisi mi? Testlerin yüzde 80’i negatif, Memur sitemizde sizleri bilgi sahibi olmanızı adına Burun akıntısı korona belirtisi mi? Testlerin yüzde 80’i negatif başlığı atarak konu ile ilgili bilgileri siz değerli okurlarımıza aktarıyoruz. Burun akıntısı korona belirtisi mi? Testlerin yüzde 80’i negatif isimli yazımızın ayrıntı kısmı..
Burun akıntısı korona belirtisi mi? Testlerin yüzde 80’i negatif
Korona virüs belirtisi bahar aylarında çok fazla gözlenen nezle ve burun akıntısı
ile karıştırılırken, Doç. Dr. Ümit Savaşçı, değerlendirmelerde bulundu. Savaşçı,
son haftalarda özellikle burun akıntısı ile hastaneye başvuranların rakamının
artığına dikkati çekerek, “Bunun asıl nedeni mevsimsel bir geçiş olması.
Nasıl polenler bahar zamanında artıysa, nezle şikayetleri de artmış oldu. Mevsim
geçişinden dolayı korona virüs dışındaki bazı virüsler de şu anda aktif hale
gelmiş oldu. Burun akıntısı ile bize başvuran hastaların yüzde 80’inin testi
negatif geliyor” dedi.
‘ÖLÜM VE HASTANEYE YATIŞ ORANLARI AZALACAK’
Doç. Dr. Savaşçı, burun akıntısının yanında bazı semptomlarda görünüyorsa PCR
testi yapılması gerektiğini altını çizerek, “Burun akıntısına özellikle şiddetli
baş ağrısı, koku, tat kaybı, çok şiddetli eklem ağrısı, boğaz ağrısı ve ateş
de ekleniyorsa mutlaka vatandaşlarımız PCR testi yaptırsınlar. Şu andaki burun
akıntılarının nedeni, mevsimsel geçiş, bahar nezlesi ve başka virüslere bağlı
gibi görünmekte. Tabii korona virüsün etkisi, belirtileri olumlu mutasyon ile
hafifledikçe zaten biz korona virüsün normal grip salgınına hemen hemen belirtilere
sahip bulunacağını tahmin ediyoruz. Özellikle korona virüs önümüzdeki kış zamanında
aynı grip geçirir gibi etkilerle ortaya çıkacaktır. Şu anda aslında bunun yansıması
var. Daha az akciğer tutulumunu görmekteyiz. Çünkü, grip virüsü akciğerleri
tutmaz. Korona virüsteki bu yönde bir gelişim ile ölüm oranları, hastaneye yatış
oranları azalacak, daha az görünecek” diye konuştu.
‘PCR POZİTİFLİKLERDE MUTASYON ÇALIŞMAYA GEREK YOK’
Doç. Dr. Savaşçı, mutasyona bağlı vaka artışlarının meydana geldiğinı ve PCR pozitifliklerde
mutasyon çalışmaya gerek olmadığını kaydedip, şunları dile getirdi:
“Sahada ve kliniklerde şunu gördük; mutasyonların hastanın kliniği üzerinde
ağır etkisi yok, hatta daha da hafif seyirli gidişat etkili. PCR pozitifliklerin
ufak oranını mutasyon çalışıyoruz. Dolayısıyla mutasyonu tespit etmek bilimsel
veri olarak mühim de olsa, özellikle hastanede klinik yatışlar, hasta takibi
ve hastaların üzerindeki psikolojik etkileri anlamlarında da çünkü insanlar
‘ben mutasyonlu virüsün’ diye ekstra strese giriyorlar ve hastalıklarını olumsuz
yönde etkiliyor. Toplum üzerine de baskı oluşturuyor. Mutasyonu biz bakanlık
olarak tespit edelim, bu veriler bizde olsun; ama bireylerin mutasyonunun bireylerin
sağlığı üzerinde olumsuz etkilerini görmedik. Bu mutasyonların hastaların kliniği
üzerinde olumsuz bir etkisi olmadığı için mutasyon çalışmanın da açık söylemek gerekirse bizim
tedavilerimiz anlamında etkisi yok. Dolayısıyla ülke kaynaklarını da bu hususta
çok fazla harcamaya gerek yok. Tüm dünya çapında korona virüsün ekonomik anlamda çok
ciddi etkileri var. Biz hep birlikte 84 milyon olarak kurallara uyarak ve aşıları
yaptırarak bilim bireylerinı, Bilim Kurulu’nun kararlarını dinleyerek kendimizi
yönlendirelim.”
