Çip krizine çözüm: Yerli otoya yerli çip, Memur sitemizde sizleri bilgi sahibi olmanızı adına Çip krizine çözüm: Yerli otoya yerli çip başlığı atarak konu ile ilgili bilgileri siz değerli okurlarımıza aktarıyoruz. Çip krizine çözüm: Yerli otoya yerli çip isimli yazımızın ayrıntı kısmı..
Çip krizine çözüm: Yerli otoya yerli çip
Başta otomotiv olmak üzere bir çok sektörde üretimin durmasına ve büyük ekonomik
kayba neden olan çip krizi büyürken, gözler Türkiye’deki çip üretimine çevrildi.
Bu hususta üretim üssü konumundaki TÜBİTAK BİLGEM bünyesindeki Ulusal Elektronik
ve Kriptoloji Araştırma Enstitüsü (UEKAE), Yarı İletken Teknolojileri Araştırma
Laboratuvarı’nda (YİTAL) hummalı bir çalışma yürütülüyor.
SABAH, alanında en iyi 55 mühendis ve 25 teknisyenin, gece-gündüz çalışarak
Türk savunma sanayinin mikroçip gereksiniminin mühim bir kısmının karşılandığı
stratejik üsse girdi. Çipin hem tasarımı hem de üretiminin yapıldığı merkezde,
başta Roketsan olmak üzere, Aselsan ve TÜBİTAK Sage’ye üretim yapılıyor.
Türkiye’nin otomobili TOGG için de üretim yapabilecek yetkinliğe sahip olduklarını
söyleyen YİTAL Sorumlusu Dr. Aziz Ulvi Çalışkan, “Bu hususta hazırlık zamanındayiz,
yakında zamanda onların kapısını çalacağız” diyor. UEKAE Enstitü Müdürü Erdal Bayram
ise “Algoritmasından, çipine kadar tüm bilgi güvenliği bileşenlerini kendisi
tasarlayıp üreten ülke sayısı 5-6’yı geçmez. Biz de bunlardan biriyiz”
diyerek bu alandaki yetkinliğimize dikkat çekti.
TÜRKİYE DEVLER ARASINDA
Dev otomotiv şirketlerinin üretimini durdurmasına neden olan krizin boyutları
her geçen gün büyürken, başta elektronik, savunma ve otomotiv olmak üzere bir çok
ürünün beyni konumundaki bu küçücük parçayı üreten ülkeler küresel rekabette
güç kazandı. Dünyada tüm pazarının yüzde 90’ını oluşturan silisyum teknolojisi
ile mikroçip üretiminin yapıldığı YİTAL’de bilim insanları günde iki vardiya
yaparak yeni teknolojiler üzerinde çalışıyor.
UEKAE Enstitü Müdürü Erdal Bayram, halen savunma sanayine yönelik mikroçip
üretimini başka sektörlere de adapte edecek yetkinlikte olduklarını dile getiriyor.
Bu sektörlerden bir diğeride yaşadığı çip sıkıntısı ile gündeme ismini duyuran otomotiv.
TOGG İLE ÇALIŞMAYA HAZIRIZ
Kendi aracını üretmek için gün sayan Türkiye’nin Otomobil’i TOGG’da yerli ve
milli imkanlarla üretilen çiplerin kullanılmasının olabilecek olduğunu söyleyen
Dr. Çalışkan, “Otomobil sektöründe pildeki gücü, tekerleklere aktaran güç
kontrol sistemi var. Bunlar çok kritik malzemeler. Oldukça kabiliyetli olduğumuz
bu hususta mühim çözümlerimiz var ve gerekli teknolojiye sahibiz” dedi.
Hazırlıklarının sürdüğinü söyleyen Çalışkan, “Onların kapısını da yakında zamanda
çalacağız. TOGG’un da bize yönelmesi lazım, gereksinimlerini anlatıp bizi şekillendirmeleri
lazım” diye konuştu. YİTAL’de konfeksiyon değil, terzi işi üretim yapıldığını
söyleyen Erdal Bayram ise, “Siparişe göre üretim yapıyoruz. TOGG için de
aynısı olabilir” dedi.
İHRACAT İÇİN TEMASLAR SÜRÜYOR
SÖZ konusu ürünlerin halen ihracatı yapılmıyor. Zaman zaman bu hususta çeşitli
talepler aldıklarını söyleyen Erdal Bayram, şu bilgileri verdi: “Suudi
Arabistan, Pakistan, Tayvan gibi ülkelerle de görüşüldü. Ama ilk etapta biz
kendi savunma sanayimize odaklandık. Çünkü onlara özel tasarım yapmamız lazım.
Bizim var olan tasarılarımızı verme şansımız yok. Ürünlerimizi dolaylı yoldan
duyanlar kapımızı çalıyor. Rafta hazır bekleyen ürün üretmiyoruz. Amaca yönelik,
özel tasarım ve üretimler yapıyoruz.”
JAPONYA’DAN GELDİ LABORATUVARA GİRDİ
Çalışanlarının tamamının Türk olduğu bilgisini veren Erdal Bayram, “Hatta
çoğunluğu bütün eğitimini Türkiye’de almış. Avrupa ve Amerika’dan gelip burada
çalışan bilim insanları var aramızda. En son doktorasını yarı iletken sektöründe
yapan bir arkadaşımız Japonya’dan geldi ve aramıza katıldı. Yeni katılımlara
da açığız. Türkiye’ye yönelik eğilim arttı. Bu artışa paralel olarak biz de
aramıza katılımlar bekliyoruz” dedi. Laboratuvarın iki vardiya çalıştığını
söyleyen Çalışkan ise, “Ağırlıklı olarak gençlerin çalıştığı laboratuvarımız
gece 23.00’a kadar açık” dedi.
YERLİ VE MİLLİ ÜRETİM ÜSSÜ
1.000 metrekaresi ‘clean room (temiz alan) toplam 2.500 metrekare alan üzerine
kurulu YİTAL’de yerli savuna sanayine yönelik mikroçip üretimi yapılıyor. Şirketin
en büyük müşterisi ise Roketsan. Laboratuvarda bunun bunun yanında Aselsan ve TÜBİTAK Sage
için de üretim yapılıyor. Son senelerda geniş alanda kullanılan fotodedektör
üretimi yaptıklarını söyleyen Dr. Çalışkan, “9 ayrı fotodedektör ürünümüz
var. Ağırlıklı olarak Roketsan için İHA, helikopter ve uçaklarda kullandığı
lazer arayıcı başlıklarda lazer işaretlemeyle çalışan mühimmatların dedektörlerini
üretiyoruz.
Üretim faaliyetlerimize ilave olarak yeni teknoloji daha da ilerletmeye odaklandık”
dedi. Yurtdışından hiçbir teknoloji desteği almadan yerli ve milli imkanlarla
üretim yaptıklarını vurgulayan Çalışkan, şunları kaydetti: “Savunma Sanayi
Başkanlığı ile yürüttüğümüz silisyum germanyum teknolojisi ile alakalı çalışmaları
bitirdiğımızda bu alandaki diğer firmalarla da çalışacağımızı değerlendiriyoruz.
Biz yurtdışından temin edilmemesi gereken veya temini zor olan ürünlere odaklanmış
durumdayız.”
FABRİKA ÜRETİMİNE GEÇMEK ŞART
YENİ teknolojileri daha da ilerletmeye odaklandıklarını söyleyen Çalışkan, “Sayısal
ve analog devrelerin birlikte üretildiği yüksek frekanslı devrelerin teknolojisini
geliştirdik. Şimdi deneme üretimlerini yapıyoruz” dedi. Gelişmiş ekonomilerin
yarı iletken sektörüne de sahip olduklarını söyleyen Çalışkan, şunları kaydetti:
“Bizim de ülke olarak kuvvetli bir iletken sektörüne ihtiyacımız var.
Bu nedenle sahip olduğumuz yarı iletken laboratuvarını fabrikaya çevirmemiz gerekiyor.
Pazara verecek yüksek sayıda ürünümüzün olması lazım. Bunun için değişik zamanlarda özel
sektörle temaslarımız oldu ama sonuç alamadık. Dünya artık akıllı kart teknolojisi
ile kağıttan çipe geçiyor. Bu alanı aksatırsak ciddi sıkıntılar yaşarız.
Bu akıllı kartların Türkiye’de basılması gerekir. Yurtdışından temini hem güvenlik
hem de sürdürülebilirlik yönünden büyük sıkıntı. Buraya çok büyük yatırım gerektiriyor.
Bunu özel sektörün mutlaka yapması gerekiyor. Önümüzdeki 10 yılda çok şey değişecek.
Bunu yapmazsak çok geride kalacağız. Akıllandırma işi ve güvenliğin mutlaka yerel
sektör aracılığıyla yapılması gerekiyor.”