Michael Jackson ölüm yıldönümünde sevenleri aracılığıyla anılıyor. Hayranları bu hüzünlü günde Michael Jackson’ın yaşamını araştırmaya başladı. Peki Michael Jackson kimdir? Michael Jackson neden öldü? Kaç yaşında öldü? Michael Jackson’ın fiziksel değişimi yol açtı? Tüm yanıtlar haberimizin detay kısmında…
MİCHAEL JOSEPH JACKSON KİMDİR?
Michael Joseph Jackson (29 Ağustos 1958, Gary, Indiana – 25 Haziran 2009, Los Angeles, Kaliforniya), “Pop’un Kralı” olarak bilinen Afro-Amerikalı şarkıcı, müzisyen, besteci, söz yazarı ve dansçı.

Jackson ailesinin dokuz çocuğunun yedincisi olarak dünyaya gözlerini açan Michael Jackson, babasının kurduğu Jackson 5 grubunda 1964 senesinde halen 6 yaşındayken müzik yaşamına atılmıştır. Daha sonra Off the Wall (1979), Thriller (1982), Bad (1987), Dangerous (1991), HIStory (1995) gibi milyonlarca satan solo albümlere imza atan Jackson, büyük bir şöhret kazanmış ve “Popun Kralı” (İngilizce: King of Pop) olarak anılmaya başlanmıştır. Albümleri tüm dünya çapında 140 milyon üzerinde satmıştır. Michael Jackson yalnızca stüdyo albümleri olarak 125 milyon albüm satışı ile stüdyo albümleri dünya çapında tüm zamanların en fazla satmış müzisyenidir. Thriller albümü 55 milyon üzeri ile dünya çapında en fazla satan 1. albümdür, bunun bunun yanında ABD’de en fazla satan 1. albümdür. Dünyanın en fazla satan albümleri listesinde beş albümü ile listeye en fazla girmiş 1. kişidir ve Thriller ile 1 numaradadır. Tamamen kendine ait dans tarzı ile, dansa yeni bir soluk getirmiş, herkesi etkilemiş, dünyaca ünlü R&B müzisyenlerin danslarında Michael Jackson figürleri görmek klasik hale gelmiştir, R&B kliplerindeki bir çok dans hareketinin orijini Michael Jackson’a aittir, dünyanın en iyi dansçılarından biri olarak gösterilir.[3][4] Guinness Rekorlar Kitabı’na da girmiştir.
Michael Jackson, özellikle ölümünden önceki son senelerda bazı sağlık poblemleri ve skandallarla gündeme gelmiştir. Üç çocuk babası olan Michael Jackson, 25 Haziran 2009 günü Los Angeles’taki evinde geçirdiği hastalık sonucu koma hâlinde hastaneye kaldırılmış fakat kurtarılamamıştır. Ölüm nedeni kalp durması sanılsa da, Los Angeles Adli Tıp Kurumu’nun yaptığı otopsi ile ölüm nedeninin uykusuzluk nasıl tedavi edileceğinde kullandığı çok kuvvetli anestezi ilacı propofol olduğu açıklanmıştır. Propofol ve sakinleştirici lorazepam ilaçlarının Jackson’ın ölümünün en mühim nedenleri olduğu elde edilen bilgilendirmede, Jackson’ın kanında midazolam, diazepam, lidocaine ve ephedrine ilaçlarının da olduğu söylenmiştir. Olayın cinayet olmasından şüphenilmekle birlikte Jackson’ın şahsi doktoruna Şubat 2010’da “kazara ölüme sebebiyet verme” suçundan dava açılmıştır. Bu dava doktorun mahkeme kararıyla hapis cezasına çarptırılmasıyla neticelendi.

MİCHAEL JOSEPH JACKSON’UN ÇOCUKLUĞU VE GENÇLİĞİ 1958 – 1978
29 Ağustos 1958 tarihinde, Amerika’nın Indiana eyâletinin, Gary şehrinde dünyaya geldi. Dokuz çocuklu bir ailenin yedinci üyesi olarak dünyaya gözlerini açan sanatçının tam adı, Michael Joseph Jackson’dır. Şarkıcının fabrika işçisi olan babası, Joseph Jackson, müziğe tutku derecesinde bağlıydı ve boş zamanlarında gitar çalıyordu. Eşi Katherine (Scruse) ile evlenip kalabalık bir aile halini aldıkten sonra, bu ilgisini çocuklarına da aşıladı.
60’lı senelerın başlarında büyük erkek kardeşleri, Jackie, Tito ve Jermaine, babaları aracılığıyla organize edilen “The Jacksons” adında bir grup kurarak, kulüplerde şarkı söylemeye ve yarışmalara katılmaya başladılar. Jackson’ın sahip olduğu ses ve dans kabiliyeti, kısa bir sürede fark edildi. Henüz yaşı ufak olmasına rağmen, özellikle solo şarkılardaki performansı sebebiyle, 1963’te, diğer kardeşi Marlon’la birlikte gruba dahil edildi. Artık beş üyeden bir araya gelen kardeşler, grubun adını “The Jackson 5” olarak değiştirdi

1968’e kadar geçen zamanda, amatör çalışmalarına gece kulüplerinde ve barlarda devam eden grup, Harlem, New York’ta bulunan Apollo Tiyatrosu’nda tertip edilen bir yarışmada birinci gelerek, dönemin en ünlü R&B plak şirketi Motown’ın kurucusu Berry Gordy’nin dikkatini çekti. 1968’te Motown’la imzaladıkları anlaşmaden sonra Kaliforniya’ya taşınan grubun yıldızı hızla parlamaya başladı.
Söz konusu şirketten Suzanne de Passe’ın menajerliğinde çıkan ilk dört tekli, “I Want You Back”, “ABC”, “The Love You Save”, “I’ll Be There” listelerde bir numaraya oturdu. O-Jays grubu ve James Brown gibi soul müziğin önderlerinin izinden giden The Jackson 5, 70’lerin başında zenci pop ve soul vokal gruplarının dünya çapında bir numaralı temsilcisi haline gelmişti. Michael Jackson ise, bu yeni müzik tarzını kendi içinde, dansıyla birlikte harmanlayarak, özgün bir tarza dönüştürecek, kendi kulvarında yalnız koşacaktı. Grubun bu bi hayli hızlı yükselişinden sonra, kuvvetli sesiyle, farklı dansıyla bi hayli sivrilen ve öne çıkan Michael Jackson, 1971-1976 senelerı içinde halen The Jackson 5’a bağlı olarak, yine Motown’dan, “Got To Be There”, “Ben”, “Music and Me” ve “Forever Michael” adlı ilk solo albümlerini çıkardı. Artık Jackson için bireysel kariyerin önü açılmıştı.
Walt Disney Pictures aracılığıyla, 1971’de grubun çizgi filmi yapıldı ve yayına verildi. Ününü tüm dünyaya duyuran Jackson kardeşler, ülkeler arası konserler serisine 1972’de İngiltere’den başladılar ve gittikleri her yerde kapalı gişe yaptılar. Bu dünya turnelerinde Commodores ve Lionel Richie, The Jackson 5’ın alt grupları olarak sahneye çıkmıştı. 1973’ten bu yana grubun satış sayılarının düşme eğilimi göstermesiyle birlikte, Motown kontrolü ele alarak, bundan böyle şirket aracılığıyla seçilecek şarkıların seslendirilmesi hususunda Jackson’lara baskı yapmaya başladı. Sıkıntılı günler geçiren grup, 1976’da şirketten ayrılma kararı alarak, Epic Records’la anlaşma imzaladı.

Şirketin sahibi Berry Gordy’nin kızıyla evli olan Jermaine Jackson, taraflar içindeki bu ihtilaftan dolayı, gruptan ayrılarak Motown’da kaldı. İsim hakkını kaybeden Jackson kardeşler ise, Jermaine’in yerine en ufak kardeşleri Randy’i gruba dahil ederek, The Jacksons olarak ismini değiştirdi. Yenilenen grup için artık yeni bir dönem başlıyor; Michael ise zirveye doğru koşar adım ilerliyordu. The Jacksons kısa bir sürede toparlandı ve 1976 – 1984 senelerı içinde, ağırlıklı kendi parçalarından oluşturdukları albümler ve teklilerle kariyerlerinde yükselmeye sürdü. Yeni şirketlerinden altı yeni albüm çıkaran grubun, 1978’deki Destiny çalışması hemen hemen patlama yaptı ve Jackson kardeşlerin en başarılı albümleri içinde yer aldı.

Bu albümün Michael için de ayrı bir önemi oldu. Çünkü kendi bestelediği şarkılar, dünya çapında büyük beğeni aldı ve grubun klasikleri arasına girmeyi başardı. Böylelikle Michael’ın “beste yapabilme” gibi başka bir kabiliyeti daha ortaya çıkmış oldu. Söz konusu albüm iki milyondan fazla satarak, grubun ve özellikle de Michael’ın ününe ün kattı.
Off The Wall: 1978 – 1982
1978’e gelindiğinde ise, Michael için değişik tecrübeler söz konusu olacaktı. Jackson, korkuluğu oynadığı “The Wiz” adlı müzikal filmde, aralarında aşk dedikodusunun çıktığı Diana Ross ile birlikte rol aldı. Tam da bu sürede, müzikalde kullanılacak olan şarkıları aranje eden Quincy Jones’la Michael’ın yolları kesişti. Jones, ünlü pop starın önümüzdeki zamanlarda başarısının ortaklarından biri olacaktı. Çünkü, film prodüksiyon aşamasındayken, Jackson’la Jones bi hayli uyumlu bir ortaklık kurdular ve Michael’in bağımsız ilk solo albümünü birlikte yapmak için anlaşmaya vardılar. Böylelikle 1979’da, ünlü şarkıcının ilk bağımsız solo albümü olan “Off the Wall”, Jones’un yapımcılığında Epic Records’tan çıktı. “Don’t Stop ‘Til You Get Enough”, “She’s Out Of My Life”, “Off The Wall”, “Rock With You” gibi dünya çapında ses getiren bir çok hit parçayı içinde barındıran bu albüm, olağanüstü satış sayılarına ulaşarak, Michael’ı pop müzik ve eğlence dünyasının idolü haline getirecek; sanatçıya ilk mühim ödüllerini kazandırmaya ekranlara gelecektı. 1980 senesinde, American Music Awards aracılığıyla 3 dalda ödüle layık görülen albüm (En İyi Soul/R&B Albümü – Off the Wall, En İyi Soul/R&B Erkek Şarkıcı, En İyi Soul/R&B Şarkı – Don’t Stop ‘Til You Get Enough), bir çok liste başarı ödülünün de sahibi oldu. Aynı yılın Şubat ayına gelindiğinde, Michael yine “Don’t Stop ‘Til You Get Enough”la “En İyi R&B Erkek Vokal” dalında ilk Grammy ödülünü aldı.
Bir caz müzisyeni olan Jones’un, albümdeki parçalarda bu müzik türünü altyapıya yerleştirmesi doğal karşılanırken, bununla yetinilmeyip disco ve funky tarzı ritimlere de yer vermiş olması, yalnızca Michael’e özgü yeni bir müzik türünün ortaya çıkmasına yol açtı. Elbette bu da, Jackson’a benzersiz ve evrensel bir ün getirdi. İlk olarak yakın arkadaşı, Elizabeth Taylor aracılığıyla kendisine atfedilen ve sonraları yaygın bir ifade şeklini alan “pop idolü” benzetmesi, özellikle bu zamanlarda anılmaya başlandı.
İlk solo albümünün getirdiği başarıların bunun yanında, Jackson kardeşlerle de çalışmaya devam eden Michael, 1980’de grupla birlikte “Triumph” albümünü çıkardı. Bestelediği şarkılar ve bunlara yazdığı sözlerle Triumph’a damgasını vuran yine Michael oldu. “Can You Feel It”e çekilen farklı klip de büyük ses getirdi ve sanatçının dans kabiliyeti milyonlarca müziksever aracılığıyla yansındı. 1982’de ise, ünlü pop yıldızına, En İyi Çocuk Albümü dalında Grammy ödülü kazandıracak olan E.T. (Extra-Terrestrial) filminin orijinal soundrack’i “Someone in the Dark” şarkısını seslendirdi.

Thriller: 1982 – 1987
1982 yılı, ünlü pop yıldızı için hemen hemen bir dönüm noktası oldu. Jackson’ı aşağı yukarı bugün olduğu noktaya getiren ve efsaneleştiren albüm, “Thriller”, Epic Records’tan yine Quincy Jones yapımcılığında müzikseverlerin beğenisine sunuldu. Genelde art arda, tekli halinde piyasaya sürülen albümün “Wanna Be Startin’ Somethin'”, “Billie Jean”, “Beat It”i de içeren her şarkısı hit oldu ve müzik tarihinde tüm zamanların en yüksek satış rakamına ulaşarak rekor kırdı.
Şarkıların bunun yanında, dört hit parça için kısa film tadında çekilen, kuvvetli ve geniş bütçeli prodüksiyon gerektiren enteresan klipler de büyük yankı uyandırdı. MTV, Billie Jean’le, ilk defa siyahi bir şarkıcının video klibini yayınlamış oldu. Fantastik bir konuyla kurgulanmış ve danslarla görsel bir şölene dönüştürülmüş Thriller şarkısının 13 dakikalık klibi ise, patlama yaptı ve gelen talepler üzerine VHS formatında piyasaya sunularak, yine ulaşılamayacak bir satış rekoruna imza attı.
Jackson Beyaz Saray’ın bahçesinde başkan Ronald Reagan ve first lady eşi Nancy Reagan ile birlikte
Klipte Michael’in sergilediği özgün dans koreografileri, bir çok gence ilham kaynağı oldu. Özellikle Jackson kardeşler olarak katıldıkları Motown’ın 25.kuruluş yıldönümünde, Billie Jean’i seslendirirken sergilediği moonwalk adı verilen ayak kaydırma hareketi, Jackson’ın imzasıyla tarihe geçti.
37 hafta zirvede kalan ve Billboard albüm listesinde 122 hafta geçiren Thriller, tabi ki bir çok ödülü de bununla birlikte getirdi. 1984 senesinde, 12 dalda aday gösterildiği Grammy’den 8 ödülle ayrılan Jackson, bir gecede en fazla ödül alan sanatçı unvanını, 2000 senesinde Carlos Santana egale edene kadar elinde tutmayı başardı (Ödüllerin yedisi Thriller’a giderken, bir diğeride, 1982’de seslendirdiği “Someone in the Dark”a verildi). Albüm aynı yıl, 8 Amerikan Müzik Ödülü, 4 Amerikan Video Ödülü, 3 MTV Video Müzik Ödülü ve Üstün Başarı Ödülü almaya hak kazandı.
Bu arada, Pepsi-Cola’yla sponsorluk anlaşması imzalayan ve kardeşleriyle birlikte şirketin reklam filmlerinde rol alan Jackson’ın başına talihsiz bir olay geldi. Reklam çekiminde, havai fişek gösterisi esnasında saçları alev alarak cildinde ciddi hasar yaşandı. Jackson, gördüğü fiziksel zarardan şirketi sorumlu tuttu ve tazminat davası açtı.[29] Lehine sonuçlanan davadan kazandığı astronomik meblağı ise, nasıl tedavi edileceğini yürüten hastaneye bağışladı.

1984’te, Thriller rüyası devam ederken, kardeşleriyle tekrar bir araya gelerek “Victory” albümünü çıkardılar. Bu albümde de Michael aracılığıyla yazılmış ve bestelenmiş hit parçalar yer alıyordu. Jackson kardeşlerin en başarılı albümü olan Victory için 5 aylık ülkeler arası dev bir turne düzenlendi. Turne gelirinin tümünü bağışlayacaklarını duyurması üzerine, Jackson’ın adı, jest olarak Hollywood yıldızlar geçidine eklendi. Turneden 5 milyon $ gelir görülmektedirıldı. 1985’te, “Beat It” adlı şarkısını, alkollü araba kullanmaya karşı televizyonlarda ve diğer basın-yayın organlarında yürütülen kampanyalarda kullanılmak üzere bağışlaması sebebiyle, dönemin devlet başkanı Ronald Reagan aracılığıyla, teşekkür maksadıyla Beyaz Saray’a davet edildi.
Jackson ileriki senelerda, ünlü bir dünya starı olarak, çok daha yüksek ses getirecek sosyal sorumluluk ve insani yardım projelerini hayata geçirecekti. Bunlardan en mühimsi, USA for Africa kampanyası çerçevesinde, özellikle Doğu Afrika’da açlık sınırında ve yardıma muhtaç bir biçimde yaşayan insanlar için, Lionel Richie ile birlikte yazdığı “We Are the World” parçasıydı. Dünya çapında en fazla satış rakamına sahip tekli olma özelliğini hala taşıyan şarkı, Stevie Wonder, Tina Turner, Diana Ross, Ray Charles, Cindy Lauper, Bob Dylan, Bruce Springsteen gibi ünlülerin de aralarında olduğu 40’tan fazla popüler sanatçı aracılığıyla seslendirildi. Bu başarının ardından, We Are the World’le Richie ve Jackson, Yılın Şarkısı dalında Grammy Ödülü’nü almaya hak kazandı.
1985 yılı yıldız şarkıcı için yalnızca övgülerle geçmedi. Jackson, içinde bir çok ünlü sanatçı aracılığıyla seslendirilmiş parçanın bunun yanında, özellikle Beatles’a ait 200’den fazla şarkının telif hakkını bulunduran ATV Müzik’in en büyük hissesini satın alarak, bir çok tartışmaya yol açtı. En sert tepki de müzayedeyi düzenleyen yakın dostu, söz yazarı Paul McCartney’den geldi. Bu olay, dostluklarının ve bilhassa ortak söz yazarlığı çalışmalarının sonu oldu.
Söz konusu tartışmaların ardından, birtakım basın ve medya çevreleri, uzun süre yaşamak için Elephant Man’ın kemiklerini satın almaya kalkıştığından, enteresan tavırlarına kadar bir çok hususta sanatçıya karşı alaycı bir üslup kullanmaya ve adından “Wacko Jacko” gibi irrite edici biçimde bahsetmeye başladı.
1986’da, George Lucas’ın yapımcılığında ve Francis Ford Coppola’nın yönetmenliğinde çekilen “Captain EO” adlı kısa filmde Jackson, Kaptan EO karakteri ile ekranların karşısına geçti. 17 dakika olmasına rağmen hemen hemen 17 milyon dolara malolan film, o güne kadar çevrilmiş, dakika başına en büyük maliyete sahip filmdi. Disneyland’da gösterime giren film için Jackson, “Another Part Of Me” (sonradan “Bad” albümünde de yer aldı) ve “We Are Here To Change The World” adlı iki yeni parça seslendirdi.

Bad: 1987 – 1990
1987’de, pop yıldızı, “Bad” albümüyle müzik severlerin karşısına çıktı.[39] Quincy Jones’un yapımcılığını üstüne aldığı son Michael Jackson albümüydü ve yine Epic Records etiketi taşıyordu. “I Just Can’t Stop Loving You”, “Bad”, “The Way You Make Me Feel”, “Man in the Mirror” ve “Dirty Diana” gibi tekliler listelerde bir numaraya oturup, Bad Amerikan müzik tarihinde beş şarkısı Amerikan müzik listesinin zirvesine yerleşen ilk albüm oldu. 2008 saygınlığıyla, albüm, ABD’de sekiz milyon gönderileri de dahil olmak üzere dünya çapında 30 milyon kopya satmıştır
Albümün tanıtımından sonra Jackson, yine Pepsi sponsorluğunda, on altı ay gibi bi hayli uzun bir zaman alacak ilk solo dünya turnesine çıkarak hayranlarıyla buluştu; 123 konser verdi. Bunun yanı sıra Pepsi reklamlarıyla ekranlarda boy gösterdi. Dönüşündeyse, Bad şarkısına, Martin Scorsese yönetmenliğinde 18 dakikalık, yine kısa film niteliğinde bir klip çekildi. Lakin klipteki yeni Michael Jackson görüntüsü, hemen hemen şarkıdan daha çok konuşulur duruma geldi. Çünkü ünlü şarkıcının hem yüzünde, hem de ten renginde çok belirgin ve enteresan değişiklikler vardı. Medya, sanatçının, zenci olmaktan utandığı için ten rengini beyazlatmaya çalıştığı, burun estetiği, alın kaldırma ve dudak inceltme operasyonu gibi bir çok ameliyat geçirdiği iddialarını ortaya attı.
Lakin şarkıcı, 1988 senesinde kendi yazmış olduğu Moonwalk adlı otobiyografisinde, yalnızca iki tane estetik operasyon yaptırdığını ve çenesindeki yaralardan dolayı da cildi için cerrahi işlem uygulandığını yazdı. Bad’in klibi de tüm bu sansasyonlara rağmen, bi hayli iyi bir satış rakamına ulaştı.
Jerry Kramer ve Colin Chilvers aracılığıyla yönetilen; Kellie Parker, Sean Lennon ve Brandon Adams’ın Jackson’a eşlik ettiği “Moonwalker” adlı müzikal film, 1988 senesinde gösterime girdi ve seyirciler aracılığıyla büyük ilgi gördü. Filmin VHS sürümü bir milyon satış adediyle yeni bir rekora imza attı. Artık yıldız sanatçı, pop,Rock ve soul müziğinin kralı ilan edilecek ve Elvis Presley, Beatles, Frank Sinatra gibi dünya çapında üne kavuşarak zirveye oturmuş bir idol haline gelecekti.
Filmin başarısından sonra, paparazzilerden ve ile ilgili türetilen söylentilerdan bunalan Michael, Hayvenhurst’te ailesiyle birlikte yaşadığı evi terk ederek, 2700 dönümlük dev bir alana kurulu Neverland çiftliğini satın aldı ve orada gözlerden uzak yaşamaya başladı. Çok ufak yaşta hayata atılmak zorunda kaldığı için, özlemini kurduğu çocukluk günlerini yaşayabilmek adına, lunaparktan hayvanat bahçesine, büyükçe bir göle kadar kendine apayrı bir dünya kurdu bu çiftlikte.

Dangerous: 1991 – 1994
1991’de, Jackson, müzik şirketini değiştirerek astronomik bir rakamla Sony’le anlaşma imzaladı. 15 yıllık bir sürece ve altı albüm ile bir film çalışmasına dayanan kontrat, Michael’e sağladığı ekonomik getiriyle, adından çok söz ettirdi. Aynı yılın Kasım ayında, sanatçının yeni albümü Dangerous piyasaya çıktı.
Albümün hit parçası olan “Black Or White”a John Landis yönetmenliğinde çekilen klip, olay yarattı. Klip, şiddet ,cinsellik ve ırkçılık gibi öğelere gönderme yapıyor; özellikle sonlarına doğru görülen bazı sahnelerle şimşekleri üzerine çekiyordu. Söz konusu klibin, medya ve kamuoyunda yarattığı tartışmalar sebebiyle, Jackson bir basın bülteni yayınlayarak üzüntüsünü açıkladı ve ihtilafa konu olan bölümleri kaldırttı. sansasyonlara rağmen, “Remember The Time”,[49] “In The Closet”,[49] “Jam”[49] gibi hit parçalar daha çıkaran albüm, sonraki albüm HIStory’nin yayımlanmasına kadar dünya çapında yirmi iki milyon adet satmıştı.[50]. Sanatçının çıktığı ikinci dünya turnesi, hemen her ülkenin basın-yayın organları aracılığıyla birebir takip edildi.
1992’de, MTV aracılığıyla kanalın ilk ülkeler arası yarışması yayınlanmaya başladı. Dünya çapında bir çok insanın katılabildiği yarışmanın ödülü ise, Michael’la bir akşam yemeğiydi. Oldukça büyük ilgi uyandıran yarışmanın talihlileri, ünlü sanatçının “In the Closet” adlı teklisinin klip çekimlerinde buluştu. Ertesi yıl ise, ABC kanalınca Jackson kardeşlerin gerçek hayat hikâyelerine dayanan görsel biyografileri “The Jacksons: An American Dream” yayına sunuldu. Gerçekten de, hemen hemen bir rüyanın dünyanın gerçek olgularıyla yakın temasa geçtiği bir hikâyeye sahip olan Michael ve kardeşlerinin, evrensel popülaritesinin altında yatan neden belki de buydu.
Aynı yıl, Jackson, sosyal sorumluluk çerçevesinde, hümanist projelere imza atmaya sürdü ve “Heal the World Foundation” adı altında bir fon kurdu. Fonun amacı, çocukların daha iyi ve eşit yaşam koşullarına sahip biçimde büyümesini, yaşadıkları topluma faydalı hale gelmesini sağlamaktı. Kuruluşun faaliyet merkezi Kaliforniya civarında, Santa Ynez’di ve yardıma muhtaç çocuklar, ünlü yıldızın Neverland çiftliğindeki oyun alanlarından yararlanıyordu. Jackson bu fon için 3.5 milyon insana 67 tane konser verdi. Konserlerin tüm geirleri bu fona yatırıldı. O $ 20 milyon, bir rekor daha kırma için halen ayakta olan HBO ile yaptığı anlaşmayla Dangerous dünya turu için yayın haklarını sattı.
1993’te 27. Superbowl maçının devre içinde mini bir konser veren Michael, Amerikan televizyonlarında o zamana kadar elde edilmiş en büyük izlenme payına sahip oldu ve hemen hemen 100 milyon kişiyi ekranları başına topladı. Şubat ayında tertip edilen 35. Grammy Ödül merasiminde, Jackson’a “Yaşayan Efsane” ödülü verildi. Mart ayında ise, Soul Train aracılığıyla Yılın Hümanisti ödülüne layık görüldü.
HIStory, Blood On The Dance Floor: 1995 – 2000
Jackson, “HIStory: Past, Present And Future” adlı yeni albümününün birinci bölümünü, 1995’in Haziran ayında çıkardı. HIStory Begins, albüm serisinin başlangıcıydı[54] ve cover’lanmış 15 eski hit parçadan oluşuyordu. Serinin ikinci bölümü, HIStory Continues ise, 15 yeni parçayla piyasaya sürülmüştü. İlk albümün ilk teklisi, büyük liste başarısı sağlayan “Scream” oldu. Kızkardeşi Janet Jackson’la birlikte seslendirdiği bu parçaya çekilen klip ise, tüm zamanların fiyatı yüksek videosu oldu. Jackson, yarım şirket sahipliğini korunur gibi hatta daha fazla şarkı için haklarını açık $ 95 milyon kazandı.
Jackson kardeşler “Scream”le, MTV Video Müzik Ödülleri gecesinden, farklı kategorilerde 3 ayrı ödülle ayrıldı.[56] Anti-Semitik ifadeler içerdiği için Yahudi toplumunun tepkisini çeken “They Don’t Care About Us” şarkısı, HIStory albümünden çıkan dördüncü tekli oldu. Parçanın anti-semitik kelimeleri, sonraki düzenlemelerde sound’a uygun bir biçimde değiştirildi. Bunun yanı sıra Michael; Elvis Presley’in kızı olan Lisa Marie Presley ile evlendi.Lakin evlilik 18 ay gibi kısa bir zaman sürdü.
Albümün başarısı üzerine 1996’da yine dünya turnesine çıkan Jackson, halen konserler devam ederken Deborah Jeanne Rowe ile evlendi.[58][59] [60] Lakin bu evliliğini de sürdüremeyen Jackson ile Rowe, 1999 senesinde olaylı bir biçimde boşandı.
Michael Jackson mühim bir popüler kültür öğesidir. Utrecht’te bulunan HIStory heykeli de bunu doğrular niteliktedir.
Sansasyona neden olan şey, çocukların velayet davasıydı. Popun kralı ile ilgili yapılan tartışmalar bununla da sınırlı kalmadı. 1996’da Brit Ödülleri gecesinde, “Earth Song” adlı parçasını, beyazlara bürünmüş ve çevresini sarmış bir çok ufak çocukla seslendiren Jackson, iki ağaç içinde kollarını açtığı figürü sebebiyle, kendisini Mesih gibi gördüğü iddiaları ile yüz yüze kaldı.
1997 yılına gelindiğinde, ünlü pop şarkıcısı, HIStory albümünün hit parçalarının remix’lerinden bir araya gelen “Blood On The Dance Floor: HIStory in the Mix” i piyasaya çıkardı. Albümün çıkış parçası “Blood On The Dance Floor”, “Is It Scary” ve “Ghosts” büyük ilgi gördü ve iyi bir liste başarısı kazandı.
Michael, bu albümünü, büyük yardımını gördüğü Elton John’a ithaf etti. “Is It Scary” ve “Ghosts”a, Jackson ile Stephen King aracılığıyla yazılan, Stan Winston aracılığıyla yönetilen 35 dakikalık bir klip çekildi. Halen dünyanın en uzun müzik videosu olma özelliğini koruyan klip, yine ülkeler arası bir başarı kazandı.
Invincible: 2001 – 2002

2001’de Jackson, 13 ülkenin pop müzik listesinde bir numaraya oturacak olan “Invincible”‘ı çıkardı.[63] “You Rock My World”, “Cry” ve “Butterflies” gibi hit teklilerle piyasalarda fırtına gibi esti. Lakin, albüm çıkmadan önce, ünlü yıldızın, Sony Müzik’in sahibi Tommy Mottola’yı, süresi dolmak üzere olan kontratlarını yenilemeyeceği ışığında uyarmasına rağmen, Jackson’la şirketin arası açıldı.
Yasal prosedürler sebebiyle, albümle alakalı tüm promosyonlar ve tekli satışları iptal edildi. Mottola’nın, Afrika kökenli Amerikan sanatçılara saygısız davrandığını ve hakaret içerikli konuşmalar yaptığını iddia eden Michael, şirketin zenci artistleri çıkarları ışığında kullandığı yönünde bir açıklama yaptı. Sony ise, sanatçının iddialarında doğruluk payı olmadığını savundu.
2001 senesinin eylül ayında, yıldız şarkıcı, solo kariyerinin otuzuncu yılını doldurması şerefine, Madison Square Garden’da bir kutlama partisi düzenledi.[67][68] Partide Michael’ın yakın dostlarından efsane aktris Elizabeth Taylor, bir zamanların ünlü çocuk yıldızı Macaulay Culkin ve Chris Tucker da yer almıştır. Bu özel gecede, Usher, Dionne Warwick, Whitney Houston, Destiny’s Child, James Ingram, Gloria Estefan, Liza Minelli, Marc Anthony, Shaggy gibi ünlülerden bazıları Michael’ın hafızalara kazınmış şarkılarını okurken, bazıları da kendi parçalarını seslendirerek geceye renk kattılar. N’sync ve Britney Spears Michael’la düet yapma şansını yakalamışlardır. Michael kardeşleriyle de özel bir performans sergiledi. Bu gece ile senelerca ara verse dahi Michael’ın en üstün sahne sanatçısı olduğu ve King Of Pop lakabını layıkıyla almış olduğu akıllara bir kere daha kazındı.
Number Ones, Visionary: 2003 – 2007
2003’te, Jackson, “Resurrection” adında bir albüm çıkaracağı haberini verdi ve albümün promosyonunu kısa bir filmle yaptı. Aynı yılın Mart ayında, “Xscape” şarkısının çıkacağı, yayın organlarında duyulmasına rağmen, bilinmeyen nedenlerden dolayı iptal edildi. Bunun yerine yılın sonlarına doğru, Jackson’ın zirveye çıkıp hit olmuş tüm parçalarını içeren “Number Ones”, Sony Records etiketiyle CD ve DVD formatında piyasaya sürüldü ve 8 milyondan fazla bir satış rakamı yakaladı.
“Thriller”
Albümün en bilinen simgelerinden sayılan Thriller. Şarkıda bulunan kapı gıcırtısı, kurt uluması, gök gürültüsü gibi seslerle örtüşen melodiler; şarkıyı paranoyalarla örülü bir seksenler simgesi haline getirmiştir. 1984 senesinde yayına girmesiyla albümü tekrar zirveye ulaştıran şarkının klibi Grammy ödülüne layık görülmüştür. Thriller, şimdilerde halen bir seksenler simgesi olarak anılmakta, klipteki koreografiler onlarca sanatçı aracılığıyla kopya edilmektedir.

“Smooth Criminal”
Bad albümünün mühim çalışmalarından biri olarak gösterilen Smooth Criminal. 1988 senesinde yayımlanan şarkıdaki yüksek teknolojili müzik enstrümanları göze çarpmaktadır.
Jackson Nisan ayında, Two Seas adlı müzik şirketinin CEO’su olan İngiliz müzik yapımcısı Guy Holmes ile, 2007’de çıkması hedeflenen tek albümlük bir anlaşma yaptı. Mayıs 2006’da ise Tokyo’da, MTV’nin Japonya lokasyonu aracılığıyla tertip edilen Video Müzik Ödülleri’nde Yaşayan Efsane ödülünü aldı. Uzun bir aradan sonra Michael’in ekranlarda göründüğü ilk geceydi bu. Kasım ayında, ünlü pop yıldızının, “Visionary: The Video Singles” adında, yirmiden fazla hit şarkısını içeren bir çalışması, yine Sony Müzik etiketiyle yayınlandı. Guiness Dünya Rekorları’nın Londra ofisinde 8 dalda layık görüldüğü ödülleri alan Jackson, Dünya Müzik Ödülleri’nde, 100 miyondan fazla satış rakamına ulaştığı için Elmas ödülün de sahibi oldu.
Thriller 25, This Is It: 2008 – 2009
2008’in şubat ayında Michael Jackson Thriller albümünün 25. yılı şerefine Thriller 25’i paylaşımı yaptı. Thriller 25, Amerika’da 2, Birleşik Krallık’ta 3. sıraya ulaştı. 25.Yıl özel versiyonu; orijinal albüm ve sekiz bonus şarkı içeriğiyle piyasaya sunuldu. Ayrıca Michael Jackson’ın yayına girdiği anda pop dünyasını yerinden oynatan videoları; “Thriller”, “Beat It,” ve “Billie Jean”den kısa filmler de albümle birlikte bir DVD ile sunuldu. Michael Jackson’ın Emmy adayı unutulmaz “Billie Jean” performansının olduğu “Motown 25:Yesterday, Today, Forever” özel televizyon şovunun fotoğrafları de bu DVD’de yer alıyor.
2009’un mart ayında Londra’da yaptığı basın açıklamasında Michael Jackson, Londra’da 8 Temmuz saygınlığı ile 50 konser vereceğini açıkladı.[87][88] Ayrıca Michael Jackson, bu konserlerin Londra için son konserleri bulunacağını dile getirdi.
This Is It turnesi provaları sırasında yaşamını yitirdikten sonra, provalar sırasında kaydedilmiş görüntüler AEG Live aracılığıyla Sony Music’e 60 milyon dolara satıldı. Provaların da yönetmeni olan Kenny Ortega ve ekibinin hazırladığı Michael Jackson’s This Is It adlı belgesel 27 Ekim 2009 tarihinden bu yana yalnızca 2 haftalığına sinemalarda gösterildi ve ilk haftasında 101 milyon dolar (ABD için) hasılat yapmayı başardı. Gösterimin ardından hazırlanan ve filmde yer almayan mini-belgeselleri ve yayınlanmamış görüntü ve röportajları da içeren VCD/DVD ve BluRay formatlarında 26 Ocak 2010’da satışa sunuldu.
MİCHAEL JACKSON NEDEN ÖLDÜ? KAÇ YAŞINDA ÖLDÜ?
25 Haziran 2009 günü, yerel saat 14.26’da Michael Jackson’ın kalp durması sonucu 51 yaşında Los Angeles’ta hayata veda ettiği bilgisi verildi. Akşam saatleri civarında Los Angeles’taki evinde, yanında doktoru ve yardımcıları ile birlikte olan Londra’da vereceği konserlerin provaları içinde inzivaya çekilmiş dinlenirken, sabaha saatleri civarında ani bir biçimde fenalaştı ve UCLA Tıp Merkezi’ne kaldırıldı. Nefes darlığı yaşayan ve bilinci kapanan Jackson bir süre sonra komaya girdi, gerçekleştirilen acil sağlık müdahalesine karşı duran kalbi tekrar çalıştırılamadı ve hayata gözlerini yumdu. Daha sonra yapılan otopsilerde ise Jackson’ın ölmeden önce gayet sağlıklı olduğu ve asıl ölüm nedeninin kullandığı kuvvetli anestezi ilacı olduğu bilgisi verildi.
7 Temmuz 2009’da, Jackson’ın ölmeden 2 gün önce son provasını yaptığı Staples Center’da onun için bir anma merasimi düzenlendi. Bu merasime Usher, Mariah Carey, Lionel Richie, Jennifer Hudson, Brooke Shields gibi ünlüler katıldı. Bunun bunun yanında tüm ailesi, çocukları ve hayranları da oradaydı. Tören dünya çapında en fazla kişi aracılığıyla izlenen cenaze merasimi ve televizyon olayı oldu.Törenin sonunda tüm aile sahneye çıktı. Jackson’ın kızı Paris de kısa bir konuşma yaptı.

Ölümünden bir müddet sonra kendisinin yaşadığına dair asılsız iddialar çıktı. Polis bu hususta araştırma yapmaya başladı. Michael Jackson’ın ünlü Dave Dave kılığında CNN’de TV programına katıldığı iddiası hala kafa karıştırıyor. Birçok hayranı Dave Dave iddiasından sonra Jackson’ın yaşadığına inanmaya başlamıştır.
Ölümüyle alakalı doktoruna Şubat 2011’de açılan dava 8 Kasım 2011’de karara bağlandı. Jackson’ın doktoru Conrad Murray, popun kralına ölümcül olabilecek düzeyde ve ameliyatlarda kullanılan anestetik ilacı (propofol) gerekli teçhizat ve ekip olmadan verdiği, onu ilacı aldığı süreden bu yana alarmlı monitörle izlemesi gerekirken, sanatçının ölümünden önce sevgilisiyle telefonda konuşmak için dışarı çıktığı, bu sırada fenalaşan Jackson’a yanlış ilk yardımda bulunarak, ölümüne neden verdiği gerekçesiyle kasıtsız adam öldürmekten suçlu bulundu. Doktorluk lisansı iptal edilen Murray dört yıl hapis cezasına çaptırıldı.
MİCHAEL JACKSON’IN FİZİKSEL GÖRÜNÜMÜ NASIL DEĞİŞTİ?
Michael Jackson’da 1980’li senelerda fiziksel değişiklikler görülür.[93] Siyah olan teni açılarak bölgesel olarak beyazlaşmış ve 1987’ye kadar makyajla beyaz bölgeler siyah makyaj ile kapatılmıştır. Lakin 1987 senesinde vücuttaki beyaz bölge miktarı yoğunluğu ele geçirince siyah bölgeler beyaz makyajla kapatılmış fakat 1998 yılı civarında makyajlar tüm vücudun beyaz olmasından dolayı sonlanmıştır. Michael Jackson’ın teninin açılması vitiligo hastalığından ötürüdür. Kendisi 1993’teki bir röportajda bu hastalığın Thriller albümünden bir süre sonra olduğunu söylemektedir. Bu hastalık en fazla yüzüne ve kaval kemiği bölgesine vurmuştur. Yüzü beyazlamış, burnunun üzerinde bir leke oluşmuştur. Kaval kemiğinde büyük yaralar meydana gelmiştir.
Jackson yaptığı bir bilgilendirmede bu hastalığın babasının ailesinde de olduğunu söylemiştir. Lakin doktorlar vitiligo hastalığının asla genlerle insana bulaşmadığını söylemişlerdir. Bir söylentiye göre bazı bireyler Jacksona 1982 yılı saygınlığıyla verilen ilaçlardan dolayı renginin beyazlığı söylemişlerdir.

MİCHAEL JACKSON HAKKINDA İSTİSMAR SUÇLAMALARI
Hafızaları biraz geri sarınca Michael Jackson’ın ölümünden önceki senelerına çocuk istismarı suçlamalarının damga vurduğunu hatırlıyoruz. Davalar açıldı, Neverland Çiftliği polis aracılığıyla basıldı, ailelere büyük miktarda paralar ödendiği söylendi, suçlamalar düşürüldü, Michael Jackson’ın kendi çocukluğuna dair birtakım iddialar ileri sürüldü.
Küçükken Michael Jackson aracılığıyla istismar edildiklerini anlatan Wade Robson ve James Safechuck’ın hikâyelerine odaklanan Leaving Neverland belgeseli 25 Ocak’ta Sundance Film Festivali’nde bir salon dolusu seyirci aracılığıyla ilk kez izlendi.
Belgeselde şu an 30’lu yaşlarında olan Wade Robson ve James Safechuck’ın 7 ve 11 yaşlarındayken Michael Jackson aracılığıyla “özel arkadaş” ilan edilmelerini ve senelerca maruz kaldıkları cinsel şiddeti aileleriyle birlikte tüm ayrıntı kısmıyla kelimelerine eklediklerini anlıyoruz. Sadece neler yaşadıklarını değil, bunun yanı sıra bu yaşadıklarının onlara neler hissettirdiğini de derinlemesine aktarıyor Robson ve Safechuck. Koreograf Wade Robson’ın yıldızı halen beş yaşındayken Brisbane’de katıldığı Michael Jackson dans müsabakasında parlamış, James Safechuck ise 10 yaşındayken Michael Jackson’lı ikonik Pepsi reklamında oynayan çocuklardan biri.
ichael Jackson’ın en karanlık dönemine değinen ve Neverland Çiftliği’nde Jackson’ın davet ettiği çocuklara cinsel istismarını konu edinen Leaving Neverland belgeselinin tartışmaları sürerken bir gelişme yaşandı.
36 yaşındaki dans koreografı Wade Robson, BBC’de yaptığı bilgilendirmede, yedi yaşından bu yana Jackson’ın cinsel istismarına uğradığını ve 14 yaşındayken ünlü şarkıcının ona tecavüz etmeye çalıştığını, 40 yaşındaki James Safechuck ise, Jackson’ın ona “10 yaşından 14 yaşına kadar” cinsel tacizde olduğunu iddia etti.
Cinsel istismarın ne kadar sürdüği sorulduğunda, Robson ile Safechuck, Leaving Neverland adlı belgeselde de konuştu ve tacizlerin yüzlerce kez gerçekleştiğini kelimelerine eklediler.
Bu iddialara göre Jackson, Avustralya turnesindeyken, 5 yaşındaki dans dehası Robson ile tanıştı ve aralarında bir arkadaşlık başladı. Bunun üzerine Robson ile ailesi ilk kez Kaliforniya’daki ‘Neverland’e davet edildi. Robson, çiftliğe ilk gidişini, “Bu benim gördüğüm en sihirli şeydi” diyerek anlatıyor.

Robson, Jackson’un kendisi ve kız kardeşine, onunla misafir odasında kalabileceklerini teklif ettiğini, kendisinin de “Tabii ki seninle kalmak isterim” dediğini anlatıyor. Robson’un ailesi Büyük Kanyon’u görmek için çiftlikten ayrıldığında bir veya iki gün sonra ünlü müzisyenin bacaklarına ve bacak arasına dokunmaya başladığını, sonraki günlerde ise bu durumu daha ileriye götürdüğünü, Jakson’un kendisine “Tanrı bizi bir araya getirdi, birbirimizi seviyoruz ve bu birbirimize sevgimizi gösteriş şekilimiz. Sen benim en iyi arkadaşımsın ve bu cinselliği ilk defa seninle yaşıyorum. Ama başkaları ne yaptığımızı öğrenirse, sen ve ben yaşamımızın geri kalanı için parmaklıklar ardında geçiririz ve hayatlarımız darmaduman olur” dediğini anlatırken, “Dünyada bir figür durumuna gelen Michael Jackson benim en iyi arkadaşım olmuştu ve bu yüzden ondan uzaklaşma düşüncesini gerçekleştiremedim.” şeklinde itirafta bulundu.
Yaklaşık dört sene sonra, yani Robson 14 yaşındayken, Jackson’un ona tecavüz etmeye çalıştığını dile getirdi.
Belgeselde, Jackson’ın “Neverland” olarak anılan çiftliğinde meydana geldiği söylenen olaylar mercek altına alınıyor.
Yönetmen Reed, BBC’nin Beyond Today adlı podcast programına yaptığı bilgilendirmede, burasının ziyarete gelen çocuk ve ailelerini “büyüleyen sürreal bir yer” olduğunu dile getirdi.
Reed, “Michael’in karizması, statüsü, sahip olduğu müthiş ün ve piçinden ve o dönemki o pop starlığı, ailelerin gözünü kamaştırmıştı” dedi.
Belgeselde başlarından geçenleri anlatan 36 yaşındaki Robson ve 40 yaşındaki Safechuk, Jackson ile aralarında meydana geldiğinı iddia ettikleri cinsel istismarın alakalı ayrıntılı ifadeler kullandı.
Her ikisi de çocukken Jackson’a “aşık olduklarını” hissettiklerini ve Jackson’ın da kendilerini çok sevdiğini düşündüklerini dile getirdiler. Wade, Jackson’ın cinsel istismarının yedi yıl, Robson ise dört yıl sürdüğinü dile getirdi.
Michael Jackson, 2005 senesinde çocuk istismarı suçlamasıyla yargı önüne çıktı ve yapılan yargılama neticesinde suçsuz bulundu.
O zamanda 22 yaşında olan Wade, mahkemede Jackson lehine tanıklık yaptı ve ifadesinde her ne kadar şarkıcı ile farklı zamanlarda aynı yatakta uyumuş olsa da kendisine uygunsuz biçimde dokunmadığını dile getirdi.
Michael Jackson çocuk istismarı ile ilgili şunları dile getirdi:
« Beni gerçekten tanıyan herkes şunu iyi bilir ki, çocuklar yaşamımdaki her şeyden önce gelir ve bir çocuğa asla zarar veremem. »
Albümdeki tek yeni parça olan “One More Chance”‘in klip çekimlerinde, yine çocuk istismarı iddiasıyla ikinci kez tutuklanan Jackson, masum bulunarak serbest bırakıldı. Aynı yıl, basında Michael Jackson’ın dinini değiştirerek İslamiyet’i seçtiği ve Müslüman olduğu yönünde haberler çıktı. Daha sonra ise, 2005’te, bir cami yaptırdığı haberleri de çıktı.
“Yatağımı erkek çocuklarıyla paylaşımı yaptım, fakat bunda cinsel yön olmadı.”
2004 senesinin Ağustos ayında VH1 müzik kanalında, “Man in the Mirror: The Michael Jackson Story” adında, sanatçının hayat hikâyesini anlatan görsel bir biyografi yayınlandı. Gavin Arviso aracılığıyla Jackson aleyhine tekrar gündeme getirilen cinsel çocuk istismarı suçlamalarına karşılık, ünlü rap şarkıcısı Eminem “Just Lose It” şarkısıyla göndermeler yaptı. Tartışmaların alevlenmesi üzerine Michael, açıklama yapmak zorunda kaldı.

2005 senesinin Haziran ayında, ile ilgili açılan on davanın tamamından beraat eden Jackson, Bahreyn’e yerleşti. Şarkıcının aşırı kilo kaybetmesi ve stres-zararlı alışkanlıkları onu kötü etkiliyordu. Ünlü sanatçı California, Santa Maria`daki mahkemede ile ilgili öne sürülen çocuklara taciz suçlamasından aklandıktan hemen sonra Prens Şeyh Salman bin Hamed Halife`nin davetlisi olarak Bahreyn`e uçmuştu. `Movie Database` sitesinin haberine göre Jackson`ın avukatı Thomas Mesereau, şarkıcının Neverland`daki malikanesini satıp hayati bir karar alarak Bahreyn`i çalışma merkezi ve ikametgâhı olarak seçeceğini doğruladı. Mesereau, `Jackson yaşamının seçimini yaparak en zor anında kendisini yalnız bırakmayan sadık dostlarının yanına yerleşiyor. Ayrıca Bahreyn Michael`a sağlık yönünden bi hayli iyi geldi` dedi. Burada zamanını yeni besteler yaparak ve Katrina Kasırgası mağdurlarına ithafen “I Have This Dream” şarkısını yazarak geçirdi.[80] Bu şarkının seslendirilmesinde Ciara, Snoop Dogg, Keyshia Cole, James Ingram, Jermaine Jackson, Shanice, Shirley Caesar ve The O’Jays gibi ünlüler yer aldı. Lakin, şarkı bilinmeyen nedenlerden dolayı yayınlanmadı.
2006’nın şubat ayında, Jackson’la eski eşi Deborah Rowe’un velayet davası neticelendi. Mahkeme, eski eşlerin çocukları üzerindeki haklarını sınırlandırarak ihtilafa açık bir karar verdi. Mart ayında ise, Kaliforniya İşçi Dairesi, sigorta fiyatlarıni ödemediği gerekçesiyle Neverland çiftliğini kapatarak, sanatçıyı, 69 kişiden bir araya gelen her bir işçi başına 1000 dolar olmak üzere, toplamda 69.000 dolar tazminat ödemeye mahkûm etti.
MİCHAEL JACKSON’IN BİLİNMEYEN ÖZELLİKLERİ
Dünya’nın en tanınmış bireylerinden bir olan Michael Jackson’ın fazla bilinmeyen birden fazla yönü de vardı. İşte ‘Popun Kralı’nın az bilinen 100 özelliği:
1- En sevdiği çizgi film kişiliği Pinokyo’ydu.
2- Çocukluğunda en sevidği kitaplar Rip Van Winkle ile Yaşlı Adam ve Deniz’di.
3- Jackson kolay bir şekilde gıdıklanırdı.
4- Karayipler’de bulunan Saint Vincent Adası, adına posta pulu çıkarmıştı.
5- ‘Muscles’ adında bir boğa yılanı vardı.
6- Küçüklüğünde kız kardeşi La Toya’nın yatağına örümcek koyardı.
7- Oz Büyücüsü hakındaki bir film olan ‘The Wiz’de rol almıştı.
8- Hollywood’daki ünlüler bulvarında ismi iki kez yazılmıştı. (Biri kendi adına, bir diğeride ‘Jakson 5’ grubu ile birlikte)
9- Quincy Jones ona ‘Smelly-kokmuş’ lakabını takmış
10- ‘Jakcson 5’ grubunun kayıtlarındaki kendi sesini ‘Minnie Mouse’a benziyor’ diye tanımlamıştı.
11- Komedi üçlüsü ‘The Three Stooge’ın hayranıydı.
12- İngiltere’deki Exerter City futbol takımının taraftarıydı.
13- Louis ve Lola adında iki laması vardı.
14- ‘Thriller’ Amerikan Bilbord listelerinde 37 hafta bir numarada kaldı.
15- 1984’te sekiz Grammy kazandı. Bu, bir şarkıcının tek bir yılda kazandığı en fazla Garmmy ödülüdür.
16- ‘Climb Every Mountain’ adlı şarkıyı dile getirdiği ilk konserinde 5 yaşındaydı.
17- Sekiz kardeşi vardı.

18- Lisa-Marie Presley ile evliliği 19 ay sürdü.
19- Beatles’ın kataloğunun yayın hakları için 1985’te 47 milyon dolar ödedi. Daha sonra bu hakları 95 milyon dolara Sony’ye sattı.
20- Göbek adı Joseph’ti.
21- 29 Ağustos 1958’de dünyaya geldi.
22- 1996’daki Brit Ödülleri sırasında bir bunun bunun yanındalık sunularak, Earth Song adlı şarkısını canlı performansla söylmesine izin verildi.
23- Meksika yemekelerine bayılırdı.
24- Dermatoloğu 1993 senesinde Jackson’un, cilde rengini veren pigmentlerin kaybına neden ‘vitiligo’ hastalığına yakayı ele verdiğını açıkladı.
25- Dünya çapında 50 milyondan fazla satan ’Thriller’ tüm zamanaların en fazla satan albümü oldu.
26- Diğer iki albümü ‘Bad’ ve ‘Dangerous’ da tüm zamanların en fazla satanları içinde yer alıyor.
27- ‘Robot’ ve ‘Moonwalk’ gibi dansların popüler olmasına neden oldu.
28- Rock’n Roll Efsaneleri listesinde de yer alıyor.
29- Toplam 13 Gramy kazandı.
30- Billie Jean, adlı şarkısı MTV’de bir siyah aracılığıyla canlı olarak söylenen ilk şarkı oldu.
31- Güney Carolina Resmi Marşı ile ‘South Carolina on My Mind’ adlı şarkının haklarını elinde tutuyordu.
32- Dünyanın değişik mekanlarindeki beş Madame Tussuds Müzesi’nde balmumu heykeli var. Sadece Madonna ve Elvis Presley’in daha fazla müzede balmumu heykeli yer alıyor.
33- Tüm dünya çapında 300 milyondan fazla albüm sattı.
34- Daha sonra Neverland Çiftliği olan California’daki araziye 17 milyon dolar ödedi.
35- 1092 hektar üzerine kurulu olan Neverland’de bir tema parkı, ufak bir hayvanat bahçesi ve sinema salonu yer alıyor.
36- Neverland, 40 kişilik bir güvenlik ekibi aracılığıyla korunuyor.
37- Çiftliğin 2003’deki değeri 100 milyon dolardı.
38- En sevdiği süper kahraman X-Men’deki Morph kişiliğiydi.
39- Mr. Tibbs adında bir keçi yavrusu vardı.
40- Hayatı boyunca müzikten 500 milyon dolar kazandı.
41- Dünyada acı çeken çocukları hatırlamak için siyah bir bilezik takardı.
42- ‘The Moonwalk’ sokak dansçılarından ilham alınarak geliştirildi.

43- Littel Richard’ın biyografisinde oynamak isterdi.
44- ‘Crusher’ adında evcil bir pitonu vardı.
45- 1984’de bir Fransız hayranı ona benzemek için ameliyat yapılmasına izin verilmediği için intihar etti.
46- 3.8 milyon dolara mal olan Scream’in klibi, fiyatı yüksek klibiydi.
47- Bir kütüphane, geri getirmediğini iddia ettiği kitaplar için Jackson’a 1 milyon dolarlık dava açtı.
48- Michael Jackson vejeteryandı.
49- Özgür Willy’deki ‘Will You Be There’ adlı şarkısıyla 1994’te MTV en iyi film müziği ödülünü aldı.
50- HIStory ABD’de en fazla satan double albüm oldu.
51- 1992’de Jackson’a Fildişi Sahilleri’de kraliyet ünvanı verildi.
52- Konserlerden önce, suda eritilmiş Ricola şekeri içerdi.
53- Doğum yeri olan Gary-Indiana’da adına bir müze kurulması amaçlanıyor.
54- Yerçekimine karşı dar açılı olarak eğilmeyi sağlayan özel bir ayakkabının patentini almıştı.
55- Liza Minelli ile David Gest’in düğününde sağdıçlık yaptı.
56- 1993 senesindeki ‘Süper Bowl’un devre içinde yaptı gösteri ABD’de tüm zamanların reyting rekorunu kırdı.
57- Kliplerinden birini Michael Scorcese yönetti.
58- 1997’de yapılan bir araştırma neticesinde dünyanın en tanınmış insanı olarak ilan edildi.
59- 1939 senesinde ‘Rüzgar Gibi Geçti’ adlı filme verilen en iyi film Oscar’ın, 1999 senesinde 1,5 milyon dolar karşılığında satın aldı.
60- Bir keresinde Elizabeth Taylor için “sarılıp uyumaya bayıldığım yumuşacık, sıcak bir battaniye” tanımını yapmıştı.
61- Simpsons’ın bir bölümünde seslendirme yaptı.
62- Macauley Culkin, iki çocuğunun vaftiz babasıdır.
63- Michael Jackson, Lionel Richie ile birlikte ‘We are The World’ adlı şarkının söz yazarıdır.
64- Nicole Richie’nin vaftiz babasıydı.
65- Bee Gees grubundan Barry Gibb’in oğlunun da vaftiz babasıydı.
66- Sir Richard Attenborough ve oyuncu Rebecca de Mornay ile aynı gün dünyaya gözlerini açtı.
67- Öldüğü sırada, büyük geri dönüşü olacak Londra’daki 50 konsere hazırlanıyordu.
68- Ağabeyleri Marlon, Jermaine, Jackie ve Tito ile birlikte Jackson 5’da şarkı söylemeye başladığında dört yaşındaydı.
69- Jackson 5’ın ‘I Want You Back’, ‘ABC’ ve ‘I’ll Be There’ adlı şarkıları listelerde bir numara oldu.
70- 2002’de bebek yaştaki oğlu Prince Micheal II’yi, Berlin’deki hayranlarına gösterirken balkondan sarkıtması tartışmalara neden olmuştu.
71- MC Hammer, Michel Jackson’u dans yarışmasına çağırarak meydan okumuştu.
72- Bir TV belgeselinde, yatağını çocuklarla paylaşımı yaptığını kabul etmiş fakat bunun seksüel içerikli olmadığını yalnızca şirin bir şey oldunu söylemişti.
73- 1984’deki Pepsi için yapılan reklam çekimleri sırasında yaşanan bir patlamanın ile saçları tutuştu, kendisi aralandı.
74- ABD müzik listelerinde liste başı olan 13 hiti, onu bu alanda Elvis Presley, the Beatles ve Mariah Carey’den sonra dördüncü sıraya taşıyor.
75- Babası Joseph çelik fabrikasında çalışıyordu.
76- Joseph Jackson ve kardeşi Luther ‘The Falcons’ adındaki R&B grubunun üyeleriydi.
77- Michael Jackson annesi aracılığıyla bir ‘Yahova Şahidi’ olarak büyütüldü.
78- 1993 senesinde Oprah Winfrey’le yaptığı röportajda, yalnız ve travmatik bir çocukluk geçirdiğini söylemişti.
79- Yeteneği ilk kez beş yaşında okuduğu bir Hristiyan ilahisi ile fark edildi.

80- Kardeşleri ile kurduğu grubun ilk adı ‘Jackson Brothers-Jackson Kardeşler’di.
81- Micheal Jackson’ın sekiz yaşında grubun solisti olmasıyla birlikte grubun adı ‘Jackson 5’ olarak değişti.
82- 1966-68 içinde orta batı ABD’de uzun bir turneye çıktılar.
83- Bu zamanda müziğine olan ilgiyi arttıran ama kendisinin hiç sevmediği ‘Wacko Jacko’ lakabını kullandı.
84- Oksijen çadırında uyuduğu veya Fil Adam’ın kemiklerini satın aldığı gibi ile ilgili birden fazla şehir efsanesi üretildi.
85- ‘Bad’in dünya turnesi ni 4.4 milyon insan izledi.
86- İlk otobiyografisi olan Moon Walk’un tamamlanması dört yıl sürdü.
87- Kitap, New York Times’ın en fazla satanlar listesinin zirvesine çıktı.
88-Burnuna iki kez estetik ameliyat yaptırdığını kabul etti.
89- Kilo vermenin ve katı bir vejeteryan diyet uygulamanın sahne performansına katkı sağlayacağı tavsiye edilmişti.
90- ‘Man in the Mirror’ adlı single’ının tüm gelirini hayır işlerine bağışladı.
91- 1991 senesinde Sonny ile 65 milyon dolarlık bir kontrat imzaladı.
92- 1992’de, yardıma muhtaç çocukları Neverland’da getirp koruma altına alan ve dünya çapında çocuklar için alanlar kuran ‘Heal the World’ adlı vakfı kurdu.
93- Afrika ülkesi Gabon’u ziyareti sırasında 100 bin kişi onu görmeye geldi.
94- En bilinen evcil hayvanı, Bubbles adındaki şempanzesidir.
95- Bubbles, Texas’daki bir kanser incelemeleri kliniğinden alındı.
96- ‘Bad’in kayıtları sırasında Jackson’ın yanında bulunan Bubbles, Tokyo’daki konserlere de onunla birlikte gitti.
97- Heykeltıraş Jeff Koons, Micheal Jackson ve Bubbles’ın bir seri heykelini yaptı.
98- Micheal Jackson’ın Deborah Jeanne Rowe’dan, Micheal Joseph Jackson Junior (‘Prens’ olarak da bilinmekte) ve Paris Michael Katherine Jackson adında iki çocuğu oldu.
99- Çift 1999 senesinde boşandı, Rowe çocukların vesayetini babalarına verdi.
100- Micheal Jakcson’un muzdarip olduğu vitiligo deri hastalığı yüzde 1 veya 2 oranında görünüyor.

MİCHAEL JACKSON ALBÜMLERİ
1971: Got to Be There
1972: Ben
1973: Music & Me
1975: Forever, Michael
1979: Off the Wall
1982: Thriller
1987: Bad
1991: Dangerous
1995: HIStory: Past, Present and Future, Book I
2001: Invincible
Derleme albümler
2003: Number Ones
2006: Visionary
Remix albümler
1997: Blood on the Dance Floor: HIStory in the Mix
2011: Immortal
Yeniden yayımlananlar
2008: Thriller 25
2012: Bad 25
Ölümünden sonra
2010: Michael
2014: Xscape
Yıl Film Rol Yönetmen Kaynak
1978 The Wiz
1986 Captain EO
1988 Moonwalker
1997 Ghosts
2002 Men in Black II
2004 Miss Cast Away and the Island Girls
2009 Michael Jackson’s This Is It
Turlar
Triumph Tour (1980-81)
Victory Tour (1984-85)
Bad World Tour (1987–89)
Dangerous World Tour (1992–93)
HIStory World Tour (1996–97)
This Is It (2009–10)

MİCHAEL JACKSON HAKKINDA ÜNLÜLERİN SÖYLEDİKLERİ
AMY WINEHOUSE: Ben Michael Jackson’cıydım. Michael Jackson mı olmak istiyordum, yoksa onunla evlenmek mi istiyordum, asla karar veremedim. Şimdi onunla alakalı atıp tutanlara kulak asmıyorum, çünkü o gerçek bir dahi. Bu böyle biline – nokta! Çocukluğu çalınmıştı, bu yüzden de etrafında çocuklar olsun istiyordu. Çocukların içinde olduğunuzda siz de biraz olsun çocuklaşabilirsiniz ve adeta yaşam sihirliymiş gibi davranabilir, hatta her gün kan ter içinde işe gidip gelen insanlardan biri olmaktan yırtabilirsiniz. Yapmak istediği şeyi gayet net görebiliyorum.
MURAT BOZ: Bu yanlış bir haber, aslında 8 tane Michael Jackson şarkısı dile getirdim. (“Murat Boz, Veli Efendi Hipodromu’ndaki konserinde bir çok Tarkan şarkısını seslendirdi” şeklindeki haberlere verdiği yanıt)
BEN AFFLECK: Ben öyle bir poster hatırlamıyorum; Michael Jackson posterlerini hatırlıyorum. (Affleck, kankası Matt Damon’ın lise zamanlarında odasının duvarına Mickey Rourke posterlerini astığını söylemesi üzerine iddiasını çürütüyor, Damon’ın asıl gençlik idolünü açıklıyor)
HAYKO CEPKİN: Ona hep çok hayrandım. Gerçek bir sahne adamıydı. Dangerous albümü özellikle altyapısıyla beni etkilemişti. Sahnesini DVD’lerini seyredip takip ettim. Onun şovlarının üzerine kimsenin çıkabileceğini düşünmüyorum. Duruşu, kendine güvenmesi, sahnede kendini kuvvetli hissetmesi, seyirciyle olan iletişimi ve iletişimsizliği, sahne kostümlerine gösterdiği özen, makyajı, gösterişli olduğu kadar doğallığı gibi ayrıntı kısmını ben de kendi içimde hissetmek istiyorum. Filmde çok duygulandım. Bazı zaman kendi olanaklarımızla onlarınkileri kıyaslayıp kendimize güldük. Provalarda tek bir notaya bile hastalık derecesinde takması da enteresanti.
HÜSNÜ ŞENLENDİRİCİ: Kendimi geliştirdiğim için uzun senelerdır tanınıyorum. Özellikle Ortadoğu’da çok hayranım var. Mesela Tunus’a gittiğimde kendimi Michael Jackson gibi hissediyorum.
ASLI GÖKYOKUŞ: Hiç fanatik bir hayranı olmadım ama her zaman müziğine ve kişiliğine büyük saygı duydum. Bu kadar iyi şarkı yazıp söyleyebilen bir insanın iyi niyetli biri olabileceğine inanıyorum. Ona atılan iftiralar hususunda bence suçsuzdu. Babasına ve geçmişinde yaşadıklarına incelediğimizde yaşadıklarının onda bir travma yarattığını ve kaybolan çocukluğunu yeniden yaşama arzusunda olduğunu düşünüyorum. Filmde yalnızca bir konser provası izliyoruz. Ama o kadar iyi ki. Bunlar Türkiye’de gerçekleşmesi çok zor işler.
ZERRİN ÖZER: Kısa süre içinde yeni bir albüm çıkartacağım. Düet yapacak olsam, Tina Turner ile yapabilirim. Ya da diğer aleme dalıp Michael Jackson ile düet yapmayı düşünüyorum. Beni anca onlar keser; artık mütevazı olmayacağım!

MELTEM CUMBUL: Annemin en sevdiği şarkı “Batsın Bu Dünya”ydı. Abim Eric Clapton dinliyordu. Ablam Neşe Karaböcek, Ferdi Özbeğen, Ümit Besen hastasıydı. Ben Michael Jackson… Karışık bir durumdu, o yüzden fazla enteresan gelmiyor. (“Kadının İşi” filminde Orhan Gencebay’ın şarkısıyla tangonun birleşimiyle alakalı sorulan bir soru üzerine)
CRAIG DAVID: Michael Jackson, Boyz 2 Men, R. Kelly, Donell Jones. Bunlar beni ve müziğimi etkileyen isimlerden bazıları yalnızca. Yenilerden ise Bruno Mars’ın yaptıklarını beğeniyorum.
MİNE ÇAĞLIYAN: Bizim jenerasyon rock dinleyerek büyüdü, bundan dolayı dinlediğim sanatçı ve gruplarda Pink Floyd, Metallica, Alan Parson’s Project, Scorpions, Queen, David Bowie başı çekerken Michael Jackson, Prince gibi dünya harikalarını da kaçırmıyordum.
HARDWELL: Gelecekte çalışmak istediğim çok fazla isim sayabilirim; Adele bunlardan ilki. Gelmiş geçmiş en etkileyici müzisyen ve şovmenlerden birisi olan Michael Jackson da rüya listemde diyebilirim.
CODY SIMPSON: Michael Jackson! (“Michael Jackson mı, Madonna mı?” sorusunun üzerine)
HAKAN PEKER: Michael JACKSON dansa başladığım senelerda benim idolümdü, onun dansları ve klipleri bende müthiş bir vizyon yarattı. Michael Jackson bana göre çok mühim bir stardır, onun yaptığı her şarkı ve her yenilik dünya çapındaki bütün sanatçılar aracılığıyla çok takdir edilir. Michael Jackson bana göre bir yıldız ve bu dünya çapından gerçek bir yıldız kaydı.
PARIS JACKSON: Onunla birlikteken yüzümüzü kapamasının nedenini şimdi anladık. O olmadan tek başımıza dolaştığımızda kimsenin bizi tanımasını ve rahatsız olmamızı istemiyordu. Normal bir çocuk olarak büyümemizi istiyordu.
YUSUF İSLAM (CAT STEVENS): Madonna, Michael Jackson, MTV gibi şeyler duyuyordum ama ilgimi çekmiyordu.
AJDAR ANIK: Amerika için Michael Jackson neyse, ben de Türkiye için oyum. (Şizofren bir şarkıcı müsvettesi kendisini dünyanın merkezi sanıyor)
YONCA EVCİMİK: Ben dans kökenli olduğum için hep dansı, müziği ve koreografiyi bir şov olarak sunan sanatçılar ilgimi çekiyor. J.Lo, Britney Spears, Madonna, Beyonce ve Michael Jackson. Sesi ne kadar iyi olursa olsun, bir şov sunmadığı zaman ben sıkılıyorum. Türkiye’de çok kıymetli şarkıcılar, çok kıymetli dansçı dostlarımız var. Ama dansı ve şarkıcılığı birleştirebilen bir isim yok.

ELİF KAYA: Michael Jackson’ın “We Are The World” şarkısı gibi kuvvetli, etkili bir şarkıda, birden fazla şarkıcı bir araya gelip düet yapmak istiyoruz. Uyuşturucu, çocuk istismarı ve sokak hayvanlarını koruma gibi bir çok yardım aktivitesine katılıyorum.
HANDE YENER: Benim ufaklüğümden beri olağanüstü hayretle izlediğim bir stardı; star hala da. Onu kendisi olarak izliyorsunuz bütün olarak çok değişik bir şey sunuyor yalnızca bir kez daha kendiniz olmanız gerektiğini öğreniyorsunuz. Çok özel biri olarak doğmuş bence o yüzden de kimse baksa da yapmaya çalışsa da bir Michael Jackson daha olamadı zaten, harika da bir turneye ekranlara gelecektı ama ne yazık ki o devir bizim devrimiz mühim bir starını kaybetti.
İDO TATLISES: Michael Jackson hastasıydım! Babam gizlice benim danslarımı videoya çekerdi. Herkes Babamın “Halay Çek” demesini bekledi sanırım. Her biçimde bana yenilikler için neden olan babamdır.
TUĞBA EKİNCİ: Şimdi böyle bir Zeki Müren olayı kalmadı artık, Ajda Pekkan saygınlığı! Hatta o dönemlerin kadınları insanları olsak bizim böyle sayfalarda profil açmamamız lazım, çünkü ulaşılmamamız lazım. Biz eskiden Madonna’yı Michael Jackson’ı haberlerde gördüğümüzde uzaylı görmüş gibi olurduk, o kostümlerini filan. Neden? Ara sıra haberlerde gördüğümüz için. Üç kanal vardı: Star, TRT ve Kanal D. Şimdi artık gençlere bakıyorsun Rihanna’sı, Justin’i elinin altında, her dakika gördükleri için bunların artık idolü de kalmadı. Biz idol ne bilirdik, diva ne bilirdik. Artık diva diye bir şey kalmadı. Elinin altında olan şeyler çok olursa hayal dünyası da o kadar az olur. Bizler plaklara bakıp şarkıcı bulunacağız derdik. Onların makyajlarına bakar yapardık aynısını filan. Sigara içmezdik onlar gibi. Sanatçılığın gereksinimlerini öğrenirdik televizyonlardan. Öyle öyle heveslene heveslene şarkıcı olduk. Ben ilk oyunculukla başladım.
STEVEN SPIELBERG: O, çağımızın en büyük masumiyet sembolüdür.
KENAN DOĞULU: Tarkan veya Mustafa Sandal, sahnede stabil halde şarkı söyleyip, gitar çalmaya cesaret edemez. Onlar daha atik, daha danslı şov yapıyorlar. Onlar birer Michael Jackson, bense Sting’im. Ben müzisyen-şarkıcıyım, onlar değil. Tarkan İngilizce albüm projesini biraz daha gizli yürütmeliydi. Ben o hataya düşmem.
CARLOS SANTANA: Michael Jackson ölmeseydi birlikte bir albüm ve sahne performansı üzerine düşünüyorduk. Öldüğünden değil, aynı sahneyi paylaşamadığımız için onu özlüyorum.