Türk bilim insanları geliştirdi: Korona virüs nasıl tedavi edileceğinde umut olacak, Memur sitemizde sizleri bilgi sahibi olmanızı adına Türk bilim insanları geliştirdi: Korona virüs nasıl tedavi edileceğinde umut olacak başlığı atarak konu ile ilgili bilgileri siz değerli okurlarımıza aktarıyoruz. Türk bilim insanları geliştirdi: Korona virüs nasıl tedavi edileceğinde umut olacak isimli yazımızın ayrıntı kısmı..
Türk bilim insanları geliştirdi: Korona virüs nasıl tedavi edileceğinde umut olacak
TÜBİTAK COVID-19 Türkiye Platformu bünyesinde geliştirilen ve Bahçeşehir Üniversitesi
Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri Bölümü ve Biyofizik Anabilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Serdar Durdağı’nın yürütücü, İstanbul Medipol Üniversitesi Uluslararası
Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı ve İlaç Keşif ve Geliştirme
Merkezi Müdürü Doç. Dr. Mustafa Güzel’in koordinatör araştırmacı olarak katkı
verdiği proje, korona virüs mücadelesine umut oldu. Faz-2 çalışmalarına başlanan
çalışmada, ‘Montelukast’ adlı molekülün virüsün hücreye girmesini ve hücre içinde
çoğalmasını engellediği preklinik çalışmalar ile ortaya konuldu. Bahçeşehir
Üniversitesi (BAU), TÜBİTAK MAM, İstanbul Medipol Üniversitesi ve Koç Üniversitesi’nden
toplamda 30’dan fazla araştırmacı ve bursiyerin katkıları ile TÜBİTAK COVID-19
Türkiye Platformu desteği ve Bahçeşehir Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri
(BAP) kapsamı içinde preklinik çalışmalara başlandı. Çalışma, TÜBİTAK Türkiye COVID-19
Platformu’nda bulunan 18 çalışmadan biri oldu.
15 BİNDEN FAZLA MOLEKÜL İNCELENDİ
Çalışmaların geçtiğimiz ocak ayı itibariyle başladığını anlatan Prof. Dr. Serdar
Durdağı, “Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Hesaplamalı Biyoloji
ve Moleküler Simülasyonlar Laboratuvarı’nda Ocak 2020’de kendi geliştirdiğimiz
bir sanal molekül tarama algoritmasıyla var olan molekül kütüphanelerinin korona virüs
nasıl tedavi edileceğinde kullanılıp kullanılamayacağına yönelik bir çalışma başlattık. Çalışmaya
ilk kez FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) onaylı var olan moleküller ve
Türkiye’deki ruhsatlı ilaçlardan bir araya gelen bir kütüphane ile başladık. Molekül
kütüphanemizi klinik etapta denenen moleküllerle genişlettik. Toplam molekül
sayısını 15 bine çıkarttık. Bu var olan ilaç ve ilaç adayı moleküller zaten
bir çok preklinik ve klinik aşamayı bitirdiğından yan etki profilleri ve etki
mekanizmaları çok iyi bilinmekte. 15 bin molekülü korona virüste mühim hedef
proteinlerde taradık. Bunlar hem virüsün sağlıklı hücreye girerken kullanmış
olduğu hedef proteinler hem de hücre içinde çoğalmasını sağlayan proteinler.
Öne çıkan moleküller için de biyolojik testler ve virüs nötralizasyon testleri
yapıldı” dedi.
“VİRÜSÜN ETKİSİNİ 20 SAATE KADAR ÖTELİYOR”
15 bin molekül içinden 25 molekülü seçtiklerini anlatan Prof. Dr. Durdağı,
“Bunlar içinde biyokimyasal testler yapıldı. TÜBİTAK MAM’da gerçekleştirilen
virüs nötralizasyon testlerinde bir tane molekülümüzün ciddi anlamda korona virüse
karşı etkin olduğunu ortaya koyduk. Önce molekül sağlıklı hücre ile etkileştirilip
ardından virus ile enfekte edildiğinde virüsün aktivitesini 8 saate kadar
ötelediği bulundu. Virüs sağlıklı hücreyi enfekte ettikten sonra molekül kullanıldığında
ise 20 saate kadar virüsün tesirini ötelediğini gördük” diye konuştu
380 GÖNÜLLÜ ÜZERİNDE FAZ-2 ÇALIŞMASI
Faz-2 çalışmaları ile ilgili da bilgi veren Prof. Dr. Durdağı, “380 gönüllü
hastada denemek için hem klinik etik kurulu izinlerini aldık hem de Türkiye
İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu klinik çalışma yapabilme iznimizi aldık. Faz-2 çalışmaları
8 farklı hastanede 380 gönüllü hasta üzerinde ekranlara gelecek. Montelukast adlı molekül
özellikle astım ve alerji tedavilerinde çok fazla yoğunlukla kullanılan bir
ilaç. Misal verilecek olursa Amerika’da en fazla reçetelenen 16’ncı ilaçtır. 1998 senesinden
bu yana da kullanımdadır. 2012’de patent zamanı geçmiştir. Beklentimiz 3 ay
içinde Faz-2 çalışmasının raporlanması. 1.5 ay içinde bir ara raporumuzda
olacak” değerlendirmesinde bulundu.
“HASTALARIMIZA YENİ BİR ÇARE OLARAK SUNABİLME ŞANSINA KAVUŞACAĞIZ”
Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Türker Kılıç ise korona virüs
sürecinde en başarılı sınavı verenin bilim dünyası olduğunu vurgulayarak çalışma
ile ilgili şunları dile getirdi:
“Tahminlerden fazla daha erken aşı bulundu. Birçok yerde yapılan mühim
araştırmalar var. Bu araştırma da mühim araştırmalardan bir tanesi. Korona virüs
nasıl tedavi edileceğinde sürecin hızlandırılmasındaki en mühim yollardan bir tanesi de var
olan ve başka hastalıklar için halihazırda kullanılan ilaç kütüphanelerinin
bu hastalığa yönelik olarak da kısa bir sürede kliniğe aktarılabilmesi hususundaki
gelişmeler oldu. Bu hususta da biz laboratuvarımızda özellikle, Serdar Durdağı
hocanın laboratuvarında, var olan hemen hemen 15 bin molekülün korona virüste kullanılıp
kullanılamayacağı yönünde ilk kez bir in siliko çalışma başlattık. Bu 15 bin
molekülün içinden seçilen moleküllerden bazıları hastalığın nasıl tedavi edileceğine aday
moleküller halini aldıler. Bu laboratuvarda yapılan araştırmalarla kısa bir sürede
Faz-2 çalışması haline getirildi. Amaç Faz-3’ü tamamlamak ama içinde olduğumuz
pandemi koşullarında eğer molekül Faz-2’de de başarılı sonuçlar verirse zaten
halihazırda başka hastalıklarda kullanılan bu molekülü kısa bir sürede acil kullanım
kaideleriyla birlikte Faz-3 aşamasını da aşarak hastalarımıza yeni bir çare olarak
sunabilme şansına kavuşmuş bulunacağız.”